RAM
New member
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Şurası, Meclis Lideri Mustafa Şentop başkanlığında, 2023 Yılı Merkezi İdare Bütçe Kanunu Teklifi’ni görüşmek üzere toplandı. Hükumet ismine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın sunumuyla başlayan görüşmelerde muhalefet hükümete sert tenkitler yöneltti.
TBMM’de yapılan 2023 yılı bütçe görüşmelerinde kürsüye çıkan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, bütçe görüşmeleri için Meclis’e gelmemesini eleştirdi. Kılıçdaroğlu, “Seçilen bir cumhurbaşkanının gelip bütçesini savunmaması parlamentoya saygısızlıktır” dedi. Konuşmasının devamında devlet harcamalarının keyfi yapılamayacağını belirterek, “Devlet söylemiş olduğiniz kurum liyakatla yönetilir. Devlet, bir kişinin iradesi ile yönetilmez” tabirlerini kullandı.
“İki Türkiye” vurgusu
Türkiye’de iktidar tarafınca ikili bir yapının oluşturulduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, “Biri saray ve şürekasının, beşli çetelerin yaşadığı Türkiye. O Türkiye’de her şey var. Masalar dolup taşıyor. Ejder meyveler var. Evlatların vakıfları var. Evlatlar birbirlerine çekirdek yollar üzere para gönderiyorlar. Bu Türkiye, başka Türkiye’nin 481 milyarını hortumlamış durumda. Pudracılar var, baronlar var” dedi. Bu nizamın yarattığı “İkinci Türkiye’de ise ömür gayreti, milyonlarca fakir, hatta aç insan ve borçlarını ödeyemediği için intihar edenler” olduğunu savunan Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde, “Türkiye’yi sadakaya bağlama programını yırtıp atacaklarını” lisana getirdi.
Uyuşturucu ve kara para
AKP ve MHP’li milletvekillerinin kabul oylarıyla çıkarılan yedi kanun aracılığıyla Türkiye’ye uyuçturucu kaçakçılarının paralarının getirildiğini öne süren Kılıçdaroğlu, “Halkıma sesleniyorum. Kara para konusunu anlatacağım. Çok açık konuşacağım. Din, iman için oy veriyorum diyen vatandaşım da dinlesin. Dünyanın en aşağılık insanları uyuşturucu kaçakçılarıdır. Uyuşturucu insan onurunu yok eder. Uyuşturucu baronları öldürerek zenginleşirler. Dünya bunlarla çaba etmek için ne yaptı? Kazandıkları parayı sisteme sokmaları lazım. Bankaya yasal desteğiniz yoksa yatıramazsınız, başınız belaya girer. Bu baronların milyonlarca doları depolamaları lazım. Haydi depoyu buldun, lakin bu para bir şey satın almana yaramıyorsa işine yaramaz. Sisteme sokmadığı sürece baron paranın yararını görmez” dedi.
“Saray ve şurekası ülkeyi batırınca, para peşinde koştu. Düzgün kimse yatırım yapmayınca kap karanlık bir şeye müsaade verdiler. Yeni bir yasa çıkardılar. Paranın nereden geldiğini kimse sormayacak. Parayı getir nasıl getirirsen getir. Koca Türk devletini mafya bozuntularına çamaşırhane yapanların Allah bin belasını versin. Zira bir kez mahsus yapmadılar. 2016’dan beri soru sormayacağım kâfi ki getir” sözlerini kullanan ana muhalefet partisi başkanı, yaşananlara müdahale eden MASAK’ın (Mali Hataları Araştırma Kurulu) devre dışı bırakıldığını tez etti.
Süleyman SoyluFotoğraf: Ahmet Bolat/Anadolu/dpa/picture alliance
Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin gri listeye alındığını belirterek, “Bu ülkeye yalnızca para mı girdi? Hayır. Uyuşturucu parası sahibini de getirdi. Siz uyuşturucunun yolunu biliyor musunuz? Afganistan’dan geçen İran’dan giren uyuşturucuyu biliyor musunuz? Bilemezsiniz, zira sizin nazaranviniz el kaldırıp indirmek” tabirlerini kullandı.
İçişleri Bakanı Soylu’ya sorular
Kemal Kılıçdaroğlu, “Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonu” olduğu şahsen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafınca lisana getirilen soruşturmada nasıl olup da tüm zanlıların hür kaldığı ve iddianameden çıkarılan sanıkların Soylu’nun oğlu ile ne kontağı olduğu sorularını gündeme getirdi. Türkiye’ye tonlarca uyuşturucu geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, AKP kümesinin olduğu kısma dönerek, “Tonlarca uyuşturucu geliyor ya. Hudutları yol geçen hanına çevirdiniz. Geliyor uyuşturucu, Türkiye’de satılıyor. Kimi yakalıyorsunuz? Torbacıyı. Sorun torbacı da değil, onları kullananlar da. Ben uyuşturucudan şikayet ediyorum, siz baronları savunuyorsunuz. Siz nasıl yapıyorsunuz bunları? Siz hiç yoksul mahallelere gidip anneleri dinlediniz mi ya? Dinleyemezsiniz!” dedi.
“Tiranlar daima giderler”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halktan kopuşunun sert olduğunu lisana getiren Kılıçdaroğlu, “Ne yapacak? Savaş ve din kisvesine daha fazlaca bürünüyor. Bakmayın vatan millet nidalarına. Saray ahalisinden ideolojik hiçbir şey yok. Vatansever olsa dün küfrettiklerinin bugün elini öpmeye gitmezdi. Tiranlar daima bu biçimde davranırlar. Krizleri reddederler. O da Türkiye’den koptu. Açlığı reddediyor, işsizliği reddediyor, getirdiği göçmenlerin bir sorun olduğunu reddediyor. Onun reddetmeyeceği bir gerçeği söyleyeyim: Tiranlar, zorbalar daima masraflar. O da altı ay ortasında gidecek” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
İYİ Parti: AK Parti Türkiye’ye ayıp yaşattı
12 gün boyunca kesintisiz sürecek bütçe görüşmelerinde ÂLÂ Parti Kümesi ismine kelam alan Küme Başkanvekili Erhan Usta da hükümeti şu sözlerle eleştirdi:
“100’üncü bütçeyi görüştüğümüz bu günlerde AK Parti hükümeti Türk milletine yahut kamu maliyesi tarihine bir ayıbı yaşattı. Bu ayıp da şu: Bu yılın bütçesinin bütçe harcamaları geçen yılın bütçesine bakılırsa yüzde 155 artıyor. Bütçenin bu kadar büyümesi, hizmetin büyümesinden değil; bütçenin bu kadar büyümesi, ekonomik göstergelerin son derece bozuk olmasından kaynaklanıyor”.
“Bu, yüz yıllık tarihimizde bir kere olmuş. (…) İkinci ayıp da şu: 2022 bütçesinde epeyce büyük bir sapma var; şu anda hükümetin getirdiği harcama meblağı, 2022 bütçesinin, başlangıç bütçesinin yüzde 179’u. Bu da 1943 yılından beri yani İkinci Dünya Savaşı senelerından beri birinci kere yaşadığımız bir şey yani 79 yıldır yaşanmayan bir ayıbı da bu millete AK Parti hükümetleri bu türlü yaşatmış oldu” diyen Usta, “AB tarifli borç stoku, bir daha birebir şey; 10 puana yakın artmış, merkezi idarenin iç ve dış borç stoku dört kat artmış bu dört yıl içerisinde ancak daha vahimi şu, buradan söylemiş olduk bunu tekraren, Türkiye’nin şu anda ileriye dönük iç borç yükümlülüklerindeki faizler anaparayı geçti. Hazine, tefecinin elinde, tefecinin eline düşmüş, tefeciler tarafınca teslim alınmış bir hazine; bunun öbür bir izahı yok” tabirlerini kullandı.
HDP ismine Buldan ve Sancar konuştu
Muhalefet partilerinden Halkların Demokratik Partisi (HDP) ismine birinci vakit içinderda Eş Genel Lider Pervin Buldan kürsüye çıktı. Buldan konuşmasında, “Çocuklar bugün beslenme çantasında yalnızca kuru bir ekmekle okula gitmek zorunda bırakılıyorsa bunun niçini yandaşlarınızın, beşli çetenizin, ihalelerle, rüşvetle, çifter maaşlarla doldurulduğu çantalardadır. Yandaşlarınızın beslenme çantasında yok yoktur ancak çocuklar okula aç gitmektedir. Sütü, peyniri, yumurtayı lüks tüketim haline getirdiniz. Çocukların, sütünden, yumurtasından kestiğiniz vergileri ise Kur Muhafazalı Mevduat ismi altında zenginlere hisse ettiniz. Yandaşlarınız tonlarla gdolayırken halkın hayatını ise grama bağladınız” dedi.
Arşiv – Mithat Sancar ve Pervin BuldanFotoğraf: Adem Altan/AFP/Getty Images
2023 bütçe tasarısının AKP-MHP tarafınca, “Ben yaptım oldu anlayışı ile hazırlandığını” lisana getiren Buldan, “Bu milyonların emek ve birikimini, iktidarın hizmetine sokan bir bütçedir. Meseleleri ve tahlili ret ve inkâr bütçesidir. Halkın sofrasındaki ekmeği küçültme ve yoksulluğu, adaletsizliği, eşitsizliği büyütme bütçesidir. Bütçede toplumsal adalet, toplumsal devlet, refah ve huzur yoktur. Fakirler, bayanlar, işçiler, üreticiler, çiftçiler, esnaflar, çocuklar ve engelliler yoktur. Şunu da düzgün bilin ki bu bütçe bununla birlikte talan periyodunun de bitiş ve kapanış bütçesidir” sözlerini kullandı.
HDP’nin öteki Eş Lideri Mithat Sancar ise konuşmasında, “Gençlerin umutsuz olduğunu ve Türkiye’yi terk etmek istediklerini” lisana getirdi. “Bugün Türkiye’de 30 milyon insan açlık hududunun altında yaşıyor. (…) Eğitim sistemi büsbütün çürümüş durumda. Öğrenciler ne üniversal kıymetleri ve bilgi teknolojilerini hak ettikleri üzere edinebiliyorlar ne de bugünlerini ve geleceklerini inançta hissedebiliyorlar” diyen Sancar, “Esnafın da siftah yapamadığını ve mutsuz, umutsuz olduğunu” belirtti. Sancar kelamlarına şu biçimde devam etti: “Çiftçi, maliyeti karşılayamıyor. İthalat siyasetlerinden kaynaklı problemler niçiniyle üretimden dışlanıyor. Bayanların ömür hakkı her an tehdit altında. Erkek şiddeti bayanları hayattan koparmaya devam ediyor. Bayan emeği daha derin bir sömürü çarkına bağlanmış durumda. Yüzlerce yıldır elde edilen kazanımlar birer birer gasp edilmek isteniyor. Türkiye, toplumsal cinsiyet eşitliğinde her yıl gerilere düşüyor. 10 milyona yakın engelli; yardım, lütuf anlayışı ile toplumsal ve siyasal hayattan soyutlanıyor.”
“Her kesitten vatandaşı kollayan bütçe”
Hükümet ismine kürsüye gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ise, hükümetin 2023 bütçe amacını ve maksatlarını şöyle lisana getirdi:
“Ülkemize ve milletimize prestij, refah ve güç kazandıran politikalarımızla önümüzdeki yıl milletten aldığımız gücü bir daha milletimize sunmaya hazırlanıyoruz. 2023 bütçe kanunu teklifimizin temel misyonu; insanımızı global belirsizliklerden ve risklerden koruyacak, her bölümden vatandaşımızı kollayacak bir mali altyapı oluşturmaktır. Bütçe teklifimiz, milletimizin gereksinimlerine odaklanan bir bütçe olarak adil ve toplumsal bir anlayışa sahiptir.”
DW / ET,TY
TBMM’de yapılan 2023 yılı bütçe görüşmelerinde kürsüye çıkan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, bütçe görüşmeleri için Meclis’e gelmemesini eleştirdi. Kılıçdaroğlu, “Seçilen bir cumhurbaşkanının gelip bütçesini savunmaması parlamentoya saygısızlıktır” dedi. Konuşmasının devamında devlet harcamalarının keyfi yapılamayacağını belirterek, “Devlet söylemiş olduğiniz kurum liyakatla yönetilir. Devlet, bir kişinin iradesi ile yönetilmez” tabirlerini kullandı.
“İki Türkiye” vurgusu
Türkiye’de iktidar tarafınca ikili bir yapının oluşturulduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, “Biri saray ve şürekasının, beşli çetelerin yaşadığı Türkiye. O Türkiye’de her şey var. Masalar dolup taşıyor. Ejder meyveler var. Evlatların vakıfları var. Evlatlar birbirlerine çekirdek yollar üzere para gönderiyorlar. Bu Türkiye, başka Türkiye’nin 481 milyarını hortumlamış durumda. Pudracılar var, baronlar var” dedi. Bu nizamın yarattığı “İkinci Türkiye’de ise ömür gayreti, milyonlarca fakir, hatta aç insan ve borçlarını ödeyemediği için intihar edenler” olduğunu savunan Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde, “Türkiye’yi sadakaya bağlama programını yırtıp atacaklarını” lisana getirdi.
Uyuşturucu ve kara para
AKP ve MHP’li milletvekillerinin kabul oylarıyla çıkarılan yedi kanun aracılığıyla Türkiye’ye uyuçturucu kaçakçılarının paralarının getirildiğini öne süren Kılıçdaroğlu, “Halkıma sesleniyorum. Kara para konusunu anlatacağım. Çok açık konuşacağım. Din, iman için oy veriyorum diyen vatandaşım da dinlesin. Dünyanın en aşağılık insanları uyuşturucu kaçakçılarıdır. Uyuşturucu insan onurunu yok eder. Uyuşturucu baronları öldürerek zenginleşirler. Dünya bunlarla çaba etmek için ne yaptı? Kazandıkları parayı sisteme sokmaları lazım. Bankaya yasal desteğiniz yoksa yatıramazsınız, başınız belaya girer. Bu baronların milyonlarca doları depolamaları lazım. Haydi depoyu buldun, lakin bu para bir şey satın almana yaramıyorsa işine yaramaz. Sisteme sokmadığı sürece baron paranın yararını görmez” dedi.
“Saray ve şurekası ülkeyi batırınca, para peşinde koştu. Düzgün kimse yatırım yapmayınca kap karanlık bir şeye müsaade verdiler. Yeni bir yasa çıkardılar. Paranın nereden geldiğini kimse sormayacak. Parayı getir nasıl getirirsen getir. Koca Türk devletini mafya bozuntularına çamaşırhane yapanların Allah bin belasını versin. Zira bir kez mahsus yapmadılar. 2016’dan beri soru sormayacağım kâfi ki getir” sözlerini kullanan ana muhalefet partisi başkanı, yaşananlara müdahale eden MASAK’ın (Mali Hataları Araştırma Kurulu) devre dışı bırakıldığını tez etti.
Süleyman SoyluFotoğraf: Ahmet Bolat/Anadolu/dpa/picture alliance
Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin gri listeye alındığını belirterek, “Bu ülkeye yalnızca para mı girdi? Hayır. Uyuşturucu parası sahibini de getirdi. Siz uyuşturucunun yolunu biliyor musunuz? Afganistan’dan geçen İran’dan giren uyuşturucuyu biliyor musunuz? Bilemezsiniz, zira sizin nazaranviniz el kaldırıp indirmek” tabirlerini kullandı.
İçişleri Bakanı Soylu’ya sorular
Kemal Kılıçdaroğlu, “Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonu” olduğu şahsen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafınca lisana getirilen soruşturmada nasıl olup da tüm zanlıların hür kaldığı ve iddianameden çıkarılan sanıkların Soylu’nun oğlu ile ne kontağı olduğu sorularını gündeme getirdi. Türkiye’ye tonlarca uyuşturucu geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, AKP kümesinin olduğu kısma dönerek, “Tonlarca uyuşturucu geliyor ya. Hudutları yol geçen hanına çevirdiniz. Geliyor uyuşturucu, Türkiye’de satılıyor. Kimi yakalıyorsunuz? Torbacıyı. Sorun torbacı da değil, onları kullananlar da. Ben uyuşturucudan şikayet ediyorum, siz baronları savunuyorsunuz. Siz nasıl yapıyorsunuz bunları? Siz hiç yoksul mahallelere gidip anneleri dinlediniz mi ya? Dinleyemezsiniz!” dedi.
“Tiranlar daima giderler”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halktan kopuşunun sert olduğunu lisana getiren Kılıçdaroğlu, “Ne yapacak? Savaş ve din kisvesine daha fazlaca bürünüyor. Bakmayın vatan millet nidalarına. Saray ahalisinden ideolojik hiçbir şey yok. Vatansever olsa dün küfrettiklerinin bugün elini öpmeye gitmezdi. Tiranlar daima bu biçimde davranırlar. Krizleri reddederler. O da Türkiye’den koptu. Açlığı reddediyor, işsizliği reddediyor, getirdiği göçmenlerin bir sorun olduğunu reddediyor. Onun reddetmeyeceği bir gerçeği söyleyeyim: Tiranlar, zorbalar daima masraflar. O da altı ay ortasında gidecek” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
İYİ Parti: AK Parti Türkiye’ye ayıp yaşattı
12 gün boyunca kesintisiz sürecek bütçe görüşmelerinde ÂLÂ Parti Kümesi ismine kelam alan Küme Başkanvekili Erhan Usta da hükümeti şu sözlerle eleştirdi:
“100’üncü bütçeyi görüştüğümüz bu günlerde AK Parti hükümeti Türk milletine yahut kamu maliyesi tarihine bir ayıbı yaşattı. Bu ayıp da şu: Bu yılın bütçesinin bütçe harcamaları geçen yılın bütçesine bakılırsa yüzde 155 artıyor. Bütçenin bu kadar büyümesi, hizmetin büyümesinden değil; bütçenin bu kadar büyümesi, ekonomik göstergelerin son derece bozuk olmasından kaynaklanıyor”.
“Bu, yüz yıllık tarihimizde bir kere olmuş. (…) İkinci ayıp da şu: 2022 bütçesinde epeyce büyük bir sapma var; şu anda hükümetin getirdiği harcama meblağı, 2022 bütçesinin, başlangıç bütçesinin yüzde 179’u. Bu da 1943 yılından beri yani İkinci Dünya Savaşı senelerından beri birinci kere yaşadığımız bir şey yani 79 yıldır yaşanmayan bir ayıbı da bu millete AK Parti hükümetleri bu türlü yaşatmış oldu” diyen Usta, “AB tarifli borç stoku, bir daha birebir şey; 10 puana yakın artmış, merkezi idarenin iç ve dış borç stoku dört kat artmış bu dört yıl içerisinde ancak daha vahimi şu, buradan söylemiş olduk bunu tekraren, Türkiye’nin şu anda ileriye dönük iç borç yükümlülüklerindeki faizler anaparayı geçti. Hazine, tefecinin elinde, tefecinin eline düşmüş, tefeciler tarafınca teslim alınmış bir hazine; bunun öbür bir izahı yok” tabirlerini kullandı.
HDP ismine Buldan ve Sancar konuştu
Muhalefet partilerinden Halkların Demokratik Partisi (HDP) ismine birinci vakit içinderda Eş Genel Lider Pervin Buldan kürsüye çıktı. Buldan konuşmasında, “Çocuklar bugün beslenme çantasında yalnızca kuru bir ekmekle okula gitmek zorunda bırakılıyorsa bunun niçini yandaşlarınızın, beşli çetenizin, ihalelerle, rüşvetle, çifter maaşlarla doldurulduğu çantalardadır. Yandaşlarınızın beslenme çantasında yok yoktur ancak çocuklar okula aç gitmektedir. Sütü, peyniri, yumurtayı lüks tüketim haline getirdiniz. Çocukların, sütünden, yumurtasından kestiğiniz vergileri ise Kur Muhafazalı Mevduat ismi altında zenginlere hisse ettiniz. Yandaşlarınız tonlarla gdolayırken halkın hayatını ise grama bağladınız” dedi.
Arşiv – Mithat Sancar ve Pervin BuldanFotoğraf: Adem Altan/AFP/Getty Images
2023 bütçe tasarısının AKP-MHP tarafınca, “Ben yaptım oldu anlayışı ile hazırlandığını” lisana getiren Buldan, “Bu milyonların emek ve birikimini, iktidarın hizmetine sokan bir bütçedir. Meseleleri ve tahlili ret ve inkâr bütçesidir. Halkın sofrasındaki ekmeği küçültme ve yoksulluğu, adaletsizliği, eşitsizliği büyütme bütçesidir. Bütçede toplumsal adalet, toplumsal devlet, refah ve huzur yoktur. Fakirler, bayanlar, işçiler, üreticiler, çiftçiler, esnaflar, çocuklar ve engelliler yoktur. Şunu da düzgün bilin ki bu bütçe bununla birlikte talan periyodunun de bitiş ve kapanış bütçesidir” sözlerini kullandı.
HDP’nin öteki Eş Lideri Mithat Sancar ise konuşmasında, “Gençlerin umutsuz olduğunu ve Türkiye’yi terk etmek istediklerini” lisana getirdi. “Bugün Türkiye’de 30 milyon insan açlık hududunun altında yaşıyor. (…) Eğitim sistemi büsbütün çürümüş durumda. Öğrenciler ne üniversal kıymetleri ve bilgi teknolojilerini hak ettikleri üzere edinebiliyorlar ne de bugünlerini ve geleceklerini inançta hissedebiliyorlar” diyen Sancar, “Esnafın da siftah yapamadığını ve mutsuz, umutsuz olduğunu” belirtti. Sancar kelamlarına şu biçimde devam etti: “Çiftçi, maliyeti karşılayamıyor. İthalat siyasetlerinden kaynaklı problemler niçiniyle üretimden dışlanıyor. Bayanların ömür hakkı her an tehdit altında. Erkek şiddeti bayanları hayattan koparmaya devam ediyor. Bayan emeği daha derin bir sömürü çarkına bağlanmış durumda. Yüzlerce yıldır elde edilen kazanımlar birer birer gasp edilmek isteniyor. Türkiye, toplumsal cinsiyet eşitliğinde her yıl gerilere düşüyor. 10 milyona yakın engelli; yardım, lütuf anlayışı ile toplumsal ve siyasal hayattan soyutlanıyor.”
“Her kesitten vatandaşı kollayan bütçe”
Hükümet ismine kürsüye gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ise, hükümetin 2023 bütçe amacını ve maksatlarını şöyle lisana getirdi:
“Ülkemize ve milletimize prestij, refah ve güç kazandıran politikalarımızla önümüzdeki yıl milletten aldığımız gücü bir daha milletimize sunmaya hazırlanıyoruz. 2023 bütçe kanunu teklifimizin temel misyonu; insanımızı global belirsizliklerden ve risklerden koruyacak, her bölümden vatandaşımızı kollayacak bir mali altyapı oluşturmaktır. Bütçe teklifimiz, milletimizin gereksinimlerine odaklanan bir bütçe olarak adil ve toplumsal bir anlayışa sahiptir.”
DW / ET,TY