RAM
New member
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Seyahat hareketçilerine “sürtük” diyen Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan hakkında cürüm duyurusunda bulundu. HKP avukatları, Savcılığa verilen dilekçede Erdoğan’ın “hakaret” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılama” kabahatlerini işlediği açıklandı ve Erdoğan hakkında soruşturma ve kamu davası açılması istendi. Savcılığa verilen dilekçede şu sözlere yer verildi:
“Şüpheli Recep Tayyip Erdoğan benim ve benim üzere ülkenin onuru, bağımsızlığı, tabiatı ve ağaçları için barışçıl bir biçimde harekete geçen milyonlarca bireye; emekçiye, işçiye, bayana, erkeğe, gençlere, yaşlılara ve çocuklara özetle tüm halkımıza ağza alınmayacak biçimde iftiralarla dolu hakaretler etmiştir. Bu niçinle bu hata duyurusunu bu hakaretleri kabul etmeyen, bu palavralara inanmayan tüm emekçi, işçi, bayan, erkek, genç ve yaşlılar ismine, ‘Bu daha başlangıç gayrete devam’ diyen milyonlar ismine, bu hareketlerde katledilen ve şayet ortamızda olsalardı bizimle bir arada bu hata duyurusunu vereceğine inandığım Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz, Uygar Yıldırım, Ahmet Atakan ve Berkin Elvan ismine veriyorum.”
HKP avukatları toplumsal medyada da vatandaşlara dilekçeyi şahsi ayrıntılarını doldurup imzalayarak cumhuriyet savcılıklarına cürüm duyurusunda bulunma daveti yaptı.
CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç da Erdoğan hakkında, sarf ettiği “sürtük” sözünden dolayı hata duyurusunda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün AKP Meclis Küme Toplantısı’nda Seyahat protestolarına katılanları kast ederek “Düşünün Dolmabahçe Bezm-i alem Valide Sultan Camii’nin ortasında bu eşkıyalar, bu teröristler bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar bu biçimde. Bunlar çürük, bunlar sürtük” tabirlerini kullanmıştı.
Taşcı RTÜK’ün gündemine taşıdı
Radyo ve Televizyon Üst Konseyi Üyesi İlhan Taşcı da mevzuyu RTÜK gündemine taşıdı. RTÜK Başkanlığı’na bir yazı kaleme alan Taşcı, Erdoğan’ın “hakaret ve küfür içerikli kaba lisan kullanmasını canlı yayınlarda ve haber bültenlerinde ekrana taşıyarak, 6112 sayılı kanunun 8. Hususu Birinci fıkrasının (m) bendini ihlal eden medya hizmet sağlayıcılar hakkında” kıymetlendirme raporu hazırlatılmasını ve Üst Konsey toplantı gündemine alınmasını istedi.
Taşcı yazıda “çürük” ve “sürtük” sözlerinin “toplumda aşağılama ve küçük düşürme hedefiyle kullanılan özneyi kamuoyu önünde kötüleyen ve nefret edilmesine niye olan” anlatımlar olduğunu ve bu tabirlerin birfazlaca haber kanalında yayınlandığını belirtti.
Radyo ve Televizyon Üst Konseyi Üyesi İlhan TaşcıFotoğraf: Privat
“Ekranlarda lisanın seviyesiz kullanması yalnızca maddeyi ihlal etmemekte, lisan aracılığıyla düşünen insanın manaya bütünlüğünü bozmakta, bedellerin ve kültürün aktarıcısı lisanı de tahrip etmektedir” diyen Taşcı “Kamuoyu önünde olanların, tüm çocuk ve gençler için rol model olma mümkünlüğü bulunanların bu biçimdesi kaba bir lisanı kullanmalarının yaratacağı lisan ve niyet kirliliği emsalsizdır” sözlerini kullandı.
“Bir hukuk devletinde hiç kimsenin bir diğer kişi yahut şahıslara her ne sebeple olursa olsun ve her ne pozisyonda bulunursa bulunsun küfür, hakaret yahut argo sözcüklerle seslenmesi, tanımlaması, tanım etmesi ahlaken de hukuken de olanaksızdır. Bu sözlerin canlı yayınlarda milyonlarca yurttaşa yönelik kullanılması düşünülemez, kabul de edilemez” diyen Taşcı “Bu topraklar üstündeki her yurttaş eşit haklara sahiptir. Hiç kimsenin bir diğerine karşı üstenci bir lisan kullanımı düşünülemez. Bir siyasi partinin genel lideri olmak hiç kimseye yurttaşlara hakaret, kaba lisan kullanma hakkını da vermez” dedi.
DW / EC, SSB
“Şüpheli Recep Tayyip Erdoğan benim ve benim üzere ülkenin onuru, bağımsızlığı, tabiatı ve ağaçları için barışçıl bir biçimde harekete geçen milyonlarca bireye; emekçiye, işçiye, bayana, erkeğe, gençlere, yaşlılara ve çocuklara özetle tüm halkımıza ağza alınmayacak biçimde iftiralarla dolu hakaretler etmiştir. Bu niçinle bu hata duyurusunu bu hakaretleri kabul etmeyen, bu palavralara inanmayan tüm emekçi, işçi, bayan, erkek, genç ve yaşlılar ismine, ‘Bu daha başlangıç gayrete devam’ diyen milyonlar ismine, bu hareketlerde katledilen ve şayet ortamızda olsalardı bizimle bir arada bu hata duyurusunu vereceğine inandığım Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz, Uygar Yıldırım, Ahmet Atakan ve Berkin Elvan ismine veriyorum.”
HKP avukatları toplumsal medyada da vatandaşlara dilekçeyi şahsi ayrıntılarını doldurup imzalayarak cumhuriyet savcılıklarına cürüm duyurusunda bulunma daveti yaptı.
CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç da Erdoğan hakkında, sarf ettiği “sürtük” sözünden dolayı hata duyurusunda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün AKP Meclis Küme Toplantısı’nda Seyahat protestolarına katılanları kast ederek “Düşünün Dolmabahçe Bezm-i alem Valide Sultan Camii’nin ortasında bu eşkıyalar, bu teröristler bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar bu biçimde. Bunlar çürük, bunlar sürtük” tabirlerini kullanmıştı.
Taşcı RTÜK’ün gündemine taşıdı
Radyo ve Televizyon Üst Konseyi Üyesi İlhan Taşcı da mevzuyu RTÜK gündemine taşıdı. RTÜK Başkanlığı’na bir yazı kaleme alan Taşcı, Erdoğan’ın “hakaret ve küfür içerikli kaba lisan kullanmasını canlı yayınlarda ve haber bültenlerinde ekrana taşıyarak, 6112 sayılı kanunun 8. Hususu Birinci fıkrasının (m) bendini ihlal eden medya hizmet sağlayıcılar hakkında” kıymetlendirme raporu hazırlatılmasını ve Üst Konsey toplantı gündemine alınmasını istedi.
Taşcı yazıda “çürük” ve “sürtük” sözlerinin “toplumda aşağılama ve küçük düşürme hedefiyle kullanılan özneyi kamuoyu önünde kötüleyen ve nefret edilmesine niye olan” anlatımlar olduğunu ve bu tabirlerin birfazlaca haber kanalında yayınlandığını belirtti.
Radyo ve Televizyon Üst Konseyi Üyesi İlhan TaşcıFotoğraf: Privat
“Ekranlarda lisanın seviyesiz kullanması yalnızca maddeyi ihlal etmemekte, lisan aracılığıyla düşünen insanın manaya bütünlüğünü bozmakta, bedellerin ve kültürün aktarıcısı lisanı de tahrip etmektedir” diyen Taşcı “Kamuoyu önünde olanların, tüm çocuk ve gençler için rol model olma mümkünlüğü bulunanların bu biçimdesi kaba bir lisanı kullanmalarının yaratacağı lisan ve niyet kirliliği emsalsizdır” sözlerini kullandı.
“Bir hukuk devletinde hiç kimsenin bir diğer kişi yahut şahıslara her ne sebeple olursa olsun ve her ne pozisyonda bulunursa bulunsun küfür, hakaret yahut argo sözcüklerle seslenmesi, tanımlaması, tanım etmesi ahlaken de hukuken de olanaksızdır. Bu sözlerin canlı yayınlarda milyonlarca yurttaşa yönelik kullanılması düşünülemez, kabul de edilemez” diyen Taşcı “Bu topraklar üstündeki her yurttaş eşit haklara sahiptir. Hiç kimsenin bir diğerine karşı üstenci bir lisan kullanımı düşünülemez. Bir siyasi partinin genel lideri olmak hiç kimseye yurttaşlara hakaret, kaba lisan kullanma hakkını da vermez” dedi.
DW / EC, SSB