RAM
New member
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Türkiye’nin Suriye’nin kuzey ve kuzeydoğu bölgelerinde 20 Kasım tarihinden bu yana gerçekleştirdiği hava hücumlarının sivillerin hayatını tehlikeye attığı, ayrıyeten bölgedeki kritik kıymetteki altyapıya ziyan verdiği ikazında bulundu.
Operasyonların bölgedeki Kürt, Arap ve başka toplulukların halihazırda ortasında bulunduğu insani krizi daha da derinleştirdiğini belirten HRW, bir epeyce ailenin konutlarını terk etmek zorunda kaldığını, elektrik kesintileri ve yakıt zahmeti yaşandığını, bölgedeki yardım kuruluşlarının çeşitli faaliyetlerini durdurmak zorunda kaldığını kaydetti.
HRW’nin Ortadoğu Yöneticisi Adam Coogle, Suriyelilerin esasen süregelen bir insani felâketle ve çöken bir iktisatla karşı karşıya olduklarını belirterek, “Türkiye’nin Suriye’nin kuzey ve kuzeydoğusunda yerleşim bölgelerine ve kritik altyapıya yönelik hücumları sivillerin temel haklarını tehlikeye atmaya devam ediyor” dedi.
HRW’nin Ortadoğu Yöneticisi Adam CoogleFotoğraf: privat
HRW’nin raporunda Kobani (Ayn el Arab), Kamışlı ve Derik (El Malikiye) kentleriyle Çil Axa (El Cevadiye) kasabasında yaşayan ve bombardımanlardan ziyan bakılırsan altı sivil ile memleketler arası yardım örgütleri çalışanlarının tabirlerine yer verildi.
NES Forum: En az 10 sivil öldü
Suriye’nin kuzeydoğusunda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarını koordine eden NES Forum, Türkiye’nin hava taarruzlarında şimdiye kadar en az 10 sivilin öldüğünü bildirirken Gazetecileri Muhafaza Komitesi (CPJ), ölenlerden birinin bombardıman sırasında Derik sakinleriyle röportaj yapan bir gazeteci olduğunu argüman etti.
HRW raporunda, Türkiye’nin hava ataklarında şimdiye kadar bir Covid tedavi merkezi, bir okul, tahıl siloları, güç santralleri, akaryakıt istasyonları, petrol kuyuları ile siviller ve yardım kuruluşlarının ağır olarak kullandığı bir yolun da isabet aldığını bildirdi.
Elektrik ve internet kesintileri
Bombardımanlarda güç altyapısındaki hasar niçiniyle bölgede değerli kesintiler meydana geldiği, Derik’teki elektrik santrali yakınına 23 Kasım’da düzenlenen bombardıman daha sonrası elektrik ve internette değerli kesintiler yaşandığı açıklandı. NES Forum, 23-29 Kasım tarihleri içinde önemli kesintiler yaşandığını, birtakım hanelerde hâlâ elektrik ve internet teması bulunmadığını belirtti.
HRW’ye konuşan Kamışlılı bir bayan, bombardımanlar öncesinde günde 5 saat elektrik verildiğini, artık ise hiç elektrik olmadığını söylemiş oldu.
Petrol ve doğal gaz tesislerinin maksat alınmasının bölgede esasen var olan yakıt sorununu daha da artırdığı, sivillerin yemek pişirmek ve ısınmak için gerekli gaz ve yakıtı karaborsa da bile bulmakta zorlandığı açıklandı.
“Dışarı çıkmaya korkuyoruz”
HRW’ye konuşan bölge sakinlerinin kimileri bombardımanlarında meskenlerinin kısmen ziyan gördüğünü anlatırken El Cevadiye kasabasında yaşayan bir kişi, “Dışarı çıkmaya korkuyoruz. İşe gitmeye bile korkuyoruz. Bombardımanın ne vakit bir daha başlayacağını bilemiyoruz” tabirlerini kullandı.
Kobani yakınlarında yaşayan bir kişi ise “İnsanlar dehşet ortasında yaşıyor. Genel bir panik ve terör havası var. Beşerler işe, çocuklar okula gitmiyor. Biri 5, oburu 7 yaşında iki kızım var. 20 Kasım daha sonrasında okula yalnızca bir gün gittiler. Okulları yakınındaki patlamaları duyar duymaz ağlayarak konuta koştular” diye konuştu.
“Türkiye sivilleri korumakla yükümlü”
HRW raporunda çatışmanın tüm taraflarının tabi olduğu milletlerarası tüzel yükümlülüklere dikkat çekilerek tarafların sivilleri korumak ve sivil altyapıya hasarı en aza indirgemek zorunda oldukları hatırlatıldı. HRW, bir işgal durumunda Türkiye’nin savaştan kaçan ve korunmaya muhtaç durumdaki insanlara sonlarını açması gerektiğini de vurguladı.
HRW Ortadoğu Yöneticisi Coogle, “Türkiye, askerî hareketlerinin Suriye’deki insani krizi ve insanların yerinden edilmesi krizini daha da derinleştirmemesini sağlayabilir ve sağlamalıdır. Türkiye’nin memleketler arası müttefikleri hükümete, operasyonlarının Suriyelilerin temel haklarını tehlikeye atmamasını sağlaması tarafında baskı uygulamalıdır” diye konuştu.
DW/BK,TY
Operasyonların bölgedeki Kürt, Arap ve başka toplulukların halihazırda ortasında bulunduğu insani krizi daha da derinleştirdiğini belirten HRW, bir epeyce ailenin konutlarını terk etmek zorunda kaldığını, elektrik kesintileri ve yakıt zahmeti yaşandığını, bölgedeki yardım kuruluşlarının çeşitli faaliyetlerini durdurmak zorunda kaldığını kaydetti.
HRW’nin Ortadoğu Yöneticisi Adam Coogle, Suriyelilerin esasen süregelen bir insani felâketle ve çöken bir iktisatla karşı karşıya olduklarını belirterek, “Türkiye’nin Suriye’nin kuzey ve kuzeydoğusunda yerleşim bölgelerine ve kritik altyapıya yönelik hücumları sivillerin temel haklarını tehlikeye atmaya devam ediyor” dedi.
HRW’nin Ortadoğu Yöneticisi Adam CoogleFotoğraf: privat
HRW’nin raporunda Kobani (Ayn el Arab), Kamışlı ve Derik (El Malikiye) kentleriyle Çil Axa (El Cevadiye) kasabasında yaşayan ve bombardımanlardan ziyan bakılırsan altı sivil ile memleketler arası yardım örgütleri çalışanlarının tabirlerine yer verildi.
NES Forum: En az 10 sivil öldü
Suriye’nin kuzeydoğusunda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarını koordine eden NES Forum, Türkiye’nin hava taarruzlarında şimdiye kadar en az 10 sivilin öldüğünü bildirirken Gazetecileri Muhafaza Komitesi (CPJ), ölenlerden birinin bombardıman sırasında Derik sakinleriyle röportaj yapan bir gazeteci olduğunu argüman etti.
HRW raporunda, Türkiye’nin hava ataklarında şimdiye kadar bir Covid tedavi merkezi, bir okul, tahıl siloları, güç santralleri, akaryakıt istasyonları, petrol kuyuları ile siviller ve yardım kuruluşlarının ağır olarak kullandığı bir yolun da isabet aldığını bildirdi.
Elektrik ve internet kesintileri
Bombardımanlarda güç altyapısındaki hasar niçiniyle bölgede değerli kesintiler meydana geldiği, Derik’teki elektrik santrali yakınına 23 Kasım’da düzenlenen bombardıman daha sonrası elektrik ve internette değerli kesintiler yaşandığı açıklandı. NES Forum, 23-29 Kasım tarihleri içinde önemli kesintiler yaşandığını, birtakım hanelerde hâlâ elektrik ve internet teması bulunmadığını belirtti.
HRW’ye konuşan Kamışlılı bir bayan, bombardımanlar öncesinde günde 5 saat elektrik verildiğini, artık ise hiç elektrik olmadığını söylemiş oldu.
Petrol ve doğal gaz tesislerinin maksat alınmasının bölgede esasen var olan yakıt sorununu daha da artırdığı, sivillerin yemek pişirmek ve ısınmak için gerekli gaz ve yakıtı karaborsa da bile bulmakta zorlandığı açıklandı.
“Dışarı çıkmaya korkuyoruz”
HRW’ye konuşan bölge sakinlerinin kimileri bombardımanlarında meskenlerinin kısmen ziyan gördüğünü anlatırken El Cevadiye kasabasında yaşayan bir kişi, “Dışarı çıkmaya korkuyoruz. İşe gitmeye bile korkuyoruz. Bombardımanın ne vakit bir daha başlayacağını bilemiyoruz” tabirlerini kullandı.
Kobani yakınlarında yaşayan bir kişi ise “İnsanlar dehşet ortasında yaşıyor. Genel bir panik ve terör havası var. Beşerler işe, çocuklar okula gitmiyor. Biri 5, oburu 7 yaşında iki kızım var. 20 Kasım daha sonrasında okula yalnızca bir gün gittiler. Okulları yakınındaki patlamaları duyar duymaz ağlayarak konuta koştular” diye konuştu.
“Türkiye sivilleri korumakla yükümlü”
HRW raporunda çatışmanın tüm taraflarının tabi olduğu milletlerarası tüzel yükümlülüklere dikkat çekilerek tarafların sivilleri korumak ve sivil altyapıya hasarı en aza indirgemek zorunda oldukları hatırlatıldı. HRW, bir işgal durumunda Türkiye’nin savaştan kaçan ve korunmaya muhtaç durumdaki insanlara sonlarını açması gerektiğini de vurguladı.
HRW Ortadoğu Yöneticisi Coogle, “Türkiye, askerî hareketlerinin Suriye’deki insani krizi ve insanların yerinden edilmesi krizini daha da derinleştirmemesini sağlayabilir ve sağlamalıdır. Türkiye’nin memleketler arası müttefikleri hükümete, operasyonlarının Suriyelilerin temel haklarını tehlikeye atmamasını sağlaması tarafında baskı uygulamalıdır” diye konuştu.
DW/BK,TY