RAM
New member
İş insanı Osman Kavala’ya verilen müebbet mahpus cezası üzerine Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen’i Dışişleri Bakanlığına çağırarak bu sonucu protesto eden Almanya’ya Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan reaksiyon geldi.
Antalya Vilayet Başkanlığı Teşkilat İftarı’nda konuşan Çavuşoğlu, “Bizim Almanya’da 3,5 milyon vatandaşımız var, Türk var. Orada da Türklerle ilgili davalar, mahkûmiyetler oluyor. Birebir biçimde Türkiye’de de oluyor. Almanya kendi vatandaşı için benim büyükelçimi niye Dışişleri Bakanlığına çağırıyor, niçini ne? Zira bunlar fonluyor, bunlar kullanıyorlar. Zira Türkiye’nin içine müdahale etmek için bu tıp insanları kullanıyorlar, bundan. Biz de Cumhurbaşkanımızın söylemiş olduği üzere gereğini yaptık. Alman Büyükelçisi’ni çağırdık bakanlığımıza hadlerini bildirdik. Bizim iç işlerimize karışamazsınız. Yani Almanya olarak benim iç işlerime karışamazsın, haddini bileceksin. Tıpkı biçimde Alman Büyükelçi’ye de Türk iç siyasetine müdahale etmemesi gerektiğini hatırlattık” dedi.
Viyana Kontratı ile büyükelçilerin vazifelerinin hudutlarının çizildiğini vurgulayan Çavuşoğlu, “İşte o Viyana Mukavelesi’ni bir sefer aşmaya kalktılar, hepsini hudut dışı edecektik daha sonra geri adım attılar. Uyardık, tekrar yinelamayın diye. Ancak görüyorsunuz içeride belirli partilere talimat verip, onları dizayn etmeye çalışarak Türkiye’nin iç siyasetini yönetmeye çalışıyorlar. Siz Türk milletinden üstün değilsinizdir. Türkiye’de sonucu Türk milleti verir” diye ekledi.
Büyükelçiler karşılıklı olarak çağrılmıştı
Almanya, Osman Kavala’ya verilen ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası niçiniyle Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen’i Dışişleri Bakanlığına çağırmıştı. Alman hükümetinin Kavala’nın derhal özgür bırakılması davetini bir dahaleyen Alman hükümeti, başka Avrupa Birliği ülkelerine de emsal biçimde Türkiye hükümetine bu beklentinin iletilmesi davetinde bulunmuştu.
Akabinde Türkiye de Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Jürgen Schulz’u Dışişleri Bakanlığına çağırarak “Türkiye’deki bir davayla ilgili, diplomatik teamüllere muhalif biçimde Almanya Dışişleri Bakanlığına çağrılması ve kelam konusu davanın ön plana çıkartılarak siyasileştirilmesini” kınamıştı. Anadolu Ajansı’nın haberine bakılırsa, Büyükelçi Schulz’a, “bağımsız Türk yargısının vermiş olduğu mahkumiyet sonucunın hiç bir kurum, makam ve ülke tarafınca sorgulanamayacağı, Türkiye’nin, anayasasının ve milletlerarası yükümlülüklerinin şuurunda olan bir hukuk devleti olduğu, Türk yargısına ve siyasetine yönelik müdahale teşebbüslerinin reddedildiği” belirtilmişti. Schulz’a ayrıyeten, Viyana Mukavelesi’nin içişlerine müdahale etmeme prensibinin hatırlatıldığı belirtilmişti.
DW/CÖ,HT
Antalya Vilayet Başkanlığı Teşkilat İftarı’nda konuşan Çavuşoğlu, “Bizim Almanya’da 3,5 milyon vatandaşımız var, Türk var. Orada da Türklerle ilgili davalar, mahkûmiyetler oluyor. Birebir biçimde Türkiye’de de oluyor. Almanya kendi vatandaşı için benim büyükelçimi niye Dışişleri Bakanlığına çağırıyor, niçini ne? Zira bunlar fonluyor, bunlar kullanıyorlar. Zira Türkiye’nin içine müdahale etmek için bu tıp insanları kullanıyorlar, bundan. Biz de Cumhurbaşkanımızın söylemiş olduği üzere gereğini yaptık. Alman Büyükelçisi’ni çağırdık bakanlığımıza hadlerini bildirdik. Bizim iç işlerimize karışamazsınız. Yani Almanya olarak benim iç işlerime karışamazsın, haddini bileceksin. Tıpkı biçimde Alman Büyükelçi’ye de Türk iç siyasetine müdahale etmemesi gerektiğini hatırlattık” dedi.
Viyana Kontratı ile büyükelçilerin vazifelerinin hudutlarının çizildiğini vurgulayan Çavuşoğlu, “İşte o Viyana Mukavelesi’ni bir sefer aşmaya kalktılar, hepsini hudut dışı edecektik daha sonra geri adım attılar. Uyardık, tekrar yinelamayın diye. Ancak görüyorsunuz içeride belirli partilere talimat verip, onları dizayn etmeye çalışarak Türkiye’nin iç siyasetini yönetmeye çalışıyorlar. Siz Türk milletinden üstün değilsinizdir. Türkiye’de sonucu Türk milleti verir” diye ekledi.
Büyükelçiler karşılıklı olarak çağrılmıştı
Almanya, Osman Kavala’ya verilen ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası niçiniyle Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen’i Dışişleri Bakanlığına çağırmıştı. Alman hükümetinin Kavala’nın derhal özgür bırakılması davetini bir dahaleyen Alman hükümeti, başka Avrupa Birliği ülkelerine de emsal biçimde Türkiye hükümetine bu beklentinin iletilmesi davetinde bulunmuştu.
Akabinde Türkiye de Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Jürgen Schulz’u Dışişleri Bakanlığına çağırarak “Türkiye’deki bir davayla ilgili, diplomatik teamüllere muhalif biçimde Almanya Dışişleri Bakanlığına çağrılması ve kelam konusu davanın ön plana çıkartılarak siyasileştirilmesini” kınamıştı. Anadolu Ajansı’nın haberine bakılırsa, Büyükelçi Schulz’a, “bağımsız Türk yargısının vermiş olduğu mahkumiyet sonucunın hiç bir kurum, makam ve ülke tarafınca sorgulanamayacağı, Türkiye’nin, anayasasının ve milletlerarası yükümlülüklerinin şuurunda olan bir hukuk devleti olduğu, Türk yargısına ve siyasetine yönelik müdahale teşebbüslerinin reddedildiği” belirtilmişti. Schulz’a ayrıyeten, Viyana Mukavelesi’nin içişlerine müdahale etmeme prensibinin hatırlatıldığı belirtilmişti.
DW/CÖ,HT