RAM
New member
28 Şubat 2022 tarihinde birinci sefer bir ortaya gelen altı muhalefet partisi başkanı, süreç ortasında 11’inci sefer, bu sefer UYGUN Parti konut sahipliğinde 26 Ocak’ta buluşuyor. O buluşmada hem 30 Ocak’ta açıklanacak “Ortak Siyasetler Mutabakat Metni” masada olacak tıpkı vakitte birinci kere ortak adayı konuşacak.
İbre “Kılıçdaroğlu” diyor
Altılı masa, 5 Ocak’taki son toplantısında “ortak aday” çıkarılacağına dair iletisini net biçimde vermişti. Masa birinci sefer adayları en net 11’inci görüşmede konuşacak. Kamuoyunda konuşulan 3 isim; Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş haricinde çabucak hemen kuvvetli bir aday ismi gündeme gelmedi. Mansur Yavaş hafta sonu yaptığı, Kılıçdaroğlu’nu işaret eden çıkışı daha sonrası artık denklemde olmadığını bir defa daha deklare etmiş oldu. CHP’nin, CHP yöneticilerinin ve CHP tabanının adayı ise artık neredeyse kesin üzere: Kemal Kılıçdaroğlu. Masada, Kılıçdaroğlu’na YETERLİ Parti haricinde kuvvetli bir itiraz bulunmuyor. DÜZGÜN Parti cephesinde ise Kılıçdaroğlu’nun isminin masada resmen geçmesi durumunda Meral Akşener’in “parti şuralarında kıymetlendirme yapacağını” söylemesi bekleniyor. Bu durumda Akşener, partisinin idaresine Kılıçdaroğlu ismini taşıyacak.
Kamuoyunda konuşulan 3 isim; Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş
26 Ocak toplantısında partilerin ellerindeki anketlerin de masada olması beklenirken, süreç ortasında yeni bir çalışma yapılıp yapılmayacağına da karar verilmesi bekleniyor.
İYİ Parti bu noktada sık sık “kazanacak aday olmalı” vurgusu yaparken Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal, hafta başında yaptığı açıklamada “Kılıçdaroğlu kazanacak adaydır” demişti.
Adayın ise Şubat ayının birinci 2 haftası ortasında artık kamuoyuna ilan edilmesi hedefleniyor.
“Cumhurbaşkanı yardımcıları” nasıl olacak?
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu’nun “6 başkanın de imza yetkisi olacak” kelamlarıyla başlayan tartışma da altılı masanın gündemi olacak. Edinilen bilgiye bakılırsa taslak çalışmada, “Cumhurbaşkanı yardımcısı” yerine “Cumhurbaşkanı yardımcıları” denilecek ve bu misyona gelip gelmemek önderlerin tercihine bırakılacak. İstemeleri halinde cumhurbaşkanı yardımcısı olabilecekler.
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu’nun “6 başkanın de imza yetkisi olacak” kelamlarıyla başlayan tartışma da altılı masanın gündemi olacakFotoğraf: Hilal Köyle/DW
Sistemin nasıl işleyeceğine dair kamuoyuna daha net ve kesin bilgi verilmesi konusunda Akşener’in yaptığı önderler cinsinde da ortak bir fikir birliği olduğu kaydedildi. Meral Akşener’in “tek cumhurbaşkanı yardımcısı olmalı o da ben olayım” dediği de sav edilirken Akşener bu iddiayı gazeteci Murat Yetkin’e yaptığı açıklama ile yalanladı. Bu hususta farklı modeller 26 Ocak’taki buluşmada ele alınacak. DW Türkçe’nin edindiği bilgiye göre “Cumhurbaşkanı yardımcıları” tabirinin geçiş süreci evrakında olması beklenirken evraka bakılırsa Cumhurbaşkanı yardımcıları kabinede bulunacak fakat kabinede partilerin dağılımının ise seçimde alacakları oy oranına nazaran belirlenmesi istikametinde yüklü görüş var.
Cumhurbaşkanı ve cumhurbaşkanı yardımcıları her sonucu ortak fikirle değil kıymet açısından kritik konularda sonucu birlikte alacak. Cumhurbaşkanının sonucuna başka yardımcıların veto yetkisi olmayacak.
“Yetkiler devredilecek”
26 Ocak’taki görüşmede ele alınacak geçiş sürecine dair taslakta en çok geçen sözler “İstişare”, “uzlaşı” ve “yönetişim” olacak. Altılı masa kaynakları, yeni devrin şifresinin bu üç söz olacağını ve kararların istişare ve uzlaşı ile alınacağına dikkati çekiyor. 30 Ocak’ta açıklanacak ve 26 Ocak’ta ele alınacak çalışmada “Cumhurbaşkanının yürütmeye dair yetkisini kime nasıl devredeceğine” dair ayrıntılar da olacak. Altılı masa ön çalışmasına nazaran; Cumhurbaşkanlığı bünyesinde “politika kurulları” kaldırılacak ve yetkileri bakanlıklara bırakılacak. Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki “İnsan Kaynakları”, “Yatırım”, “Finans” ve “Dijital Dönüşüm” Ofisleri de kaldırılacak ve ofis yetkileri de bakanlıklara dağıtılacak. Altılı masanın yol haritasına göre “Bakan yardımcılığı” da kaldırılacak ve yerine bir daha “Müsteşarlık sistemi” kurulacağı duyurulacak. Ayrıyeten yasal mecburilik olmamasına rağmen hükümetin birinci 100 günlük programı da dahil olmak üzere tüm programları Meclis’e sunulacak.
Seçilen Cumhurbaşkanının partisi ile bağını sonlandırması da gündemde. Lakin bu bahiste masada farklı görüşler var. Geçiş süreci boyunca partili olabileceği fakat sonrasındasında yapılacak düzenlemelerin akabinde partisini bırakabileceği kaydediliyor.
Kabine nasıl oluşacak?
Kabine dağılımı da yol haritasının değerli başlıklarından olacak. Kabinenin hangi partilerden oluşacağı, nasıl belirleneceği başlıkları ile partilere bakılırsa eşit dağılım mı, milletvekili sayısı oranında mı dağılım olacağı konusu da başkanlara bırakıldı. Netlik bulunmayan husus başlığında önderler son sonucu verecek.
Geçiş süreci programına nazaran; atamaların tamamı cumhurbaşkanınca yapılmayacak. İkili ve üçlü kararnameler geri gelecek. Bakanlar ilgili ünitelere atamaları kendi yapacak.
Mevcut Anayasa gereği atamalarda sorumluluk ve yetki cumhurbaşkanında. Anayasa değişmeden birtakım adımların atılamayacağı da kamuoyuna deklare edilecek ve cumhurbaşkanının mevcut anayasa içerisindeki yetkilerini kullanacağı duyurulacak. Fakat bu yetkileri kullanırken “istişare düzeneğini işleteceği”ne vurgu yapılacak.
Yürütmenin yasama faaliyetlerine iştirak sağlaması konusunda da adımlar atılacak.
Meclis içtüzüğü, siyasi partiler kanunu, seçim kanunu üzerinde birinci çalışılacak ve birinci değişecek kanunlar içinde gösterilecek. “Siyasi etik kanunu” ise çıkarılacak birinci kanun olacak.
İttifak protokolü çalışılacak
Altılı masa, seçim sonucu alınmasından daha sonra resmi olarak “ittifak” olacak. İsminin bir daha “Millet İttifakı” olarak devam etmesi kesin görülürken, ittifakın ortak protokolü de hazırlanacak. Ayrıyeten ittifakın nasıl seçime gireceğine dair çalışmalar da sürüyor. Altı partinin kendi logosu ile seçime girmesi için en az 41 seçim bölgesinde liste çıkarması gerekiyor. Bu durumda “en az 360 vekil” parolasıyla hareket eden altılı masa, vilayet il, bölge bölge hangi partinin hangi listede yer alacağını belirleyecek. Saadet, Gelecek, DEVA ve Demokrat partiden birtakım isimlerinin CHP ve GÜZEL Parti listelerinden de seçime girebileceği söz ediliyor.
Hükümet ne vaat edecek?
Geçiş süreci yol haritası yanında altılı masanın somut vaatleri de birinci kere gün yüzüne çıkacak. Her partinin farklı ayrı seçim bildirgesinin yanı sıra ortak çalışmalar da açıklanacak. Bu noktada, dokuz ana başlıkta 73 alt başlıktan oluşan 2500’e yakın unsurda aksiyonlar ve vaatler sıralanacak. DW Türkçe’nin edindiği bilgiye bakılırsa, programın ana çerçevesini iktisat programı oluşturuyor. İstihdamın artırılması, işsizlikle çaba, yabancı yatırımcıların çekilmesi, tarım ve toplumsal siyasetlerde hayata geçecek projeler ana omurgayı oluşturacak.
Program, “Hukuk, adalet ve yargı”, “kamu yönetimi”, “yolsuzlukla uğraş, şeffaflık ve denetim”, “ekonomi, finans ve istihdam”, “bilim, Ar-Ge, yenilikçilik, girişimcilik ve dijital dönüşüm”, “sektörel politikalar”, “eğitim ve öğretim”, “sosyal politikalar” ile “dış siyaset, savunma, güvenlik ve göç” olmak üzere 9 ana başlıktan oluşuyor.
Bu noktada açıklanacak kimi projeler şöyleki:
-Enflasyonun tek haneye inmesi için bir dizi proje hayata geçecek.
-İşsizlerin yeni yetenekler kazandırılarak istihdama geçmelerini sağlamayı amaçlayan “İkinci Talih Okulları” kurulacak.
-Sivil toplumdan da takviye alınarak yolsuzlukla uğraş aksiyon planı hazırlanacak ve eş vakitli olarak Meclis’te bir yolsuzluk araştırma komitesi kurulacak.
-Merkez Bankası yapısı değiştirilecek, Türkiye Varlık Fonu kapatılacak.
-Beyin göçüyle çaba aksiyon planı hazırlanacak.
-Terörle gayret yurtiçi ve yurtharicinde sürecek.
-AB üyelik süreci için gerekli adımlar atılacak
-Rusya ile şahsi temelli değil devletlerarası iş birliği temelli münasebet süreci inşa edilecek.
İbre “Kılıçdaroğlu” diyor
Altılı masa, 5 Ocak’taki son toplantısında “ortak aday” çıkarılacağına dair iletisini net biçimde vermişti. Masa birinci sefer adayları en net 11’inci görüşmede konuşacak. Kamuoyunda konuşulan 3 isim; Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş haricinde çabucak hemen kuvvetli bir aday ismi gündeme gelmedi. Mansur Yavaş hafta sonu yaptığı, Kılıçdaroğlu’nu işaret eden çıkışı daha sonrası artık denklemde olmadığını bir defa daha deklare etmiş oldu. CHP’nin, CHP yöneticilerinin ve CHP tabanının adayı ise artık neredeyse kesin üzere: Kemal Kılıçdaroğlu. Masada, Kılıçdaroğlu’na YETERLİ Parti haricinde kuvvetli bir itiraz bulunmuyor. DÜZGÜN Parti cephesinde ise Kılıçdaroğlu’nun isminin masada resmen geçmesi durumunda Meral Akşener’in “parti şuralarında kıymetlendirme yapacağını” söylemesi bekleniyor. Bu durumda Akşener, partisinin idaresine Kılıçdaroğlu ismini taşıyacak.
Kamuoyunda konuşulan 3 isim; Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş
26 Ocak toplantısında partilerin ellerindeki anketlerin de masada olması beklenirken, süreç ortasında yeni bir çalışma yapılıp yapılmayacağına da karar verilmesi bekleniyor.
İYİ Parti bu noktada sık sık “kazanacak aday olmalı” vurgusu yaparken Demokrat Parti Genel Lideri Gültekin Uysal, hafta başında yaptığı açıklamada “Kılıçdaroğlu kazanacak adaydır” demişti.
Adayın ise Şubat ayının birinci 2 haftası ortasında artık kamuoyuna ilan edilmesi hedefleniyor.
“Cumhurbaşkanı yardımcıları” nasıl olacak?
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu’nun “6 başkanın de imza yetkisi olacak” kelamlarıyla başlayan tartışma da altılı masanın gündemi olacak. Edinilen bilgiye bakılırsa taslak çalışmada, “Cumhurbaşkanı yardımcısı” yerine “Cumhurbaşkanı yardımcıları” denilecek ve bu misyona gelip gelmemek önderlerin tercihine bırakılacak. İstemeleri halinde cumhurbaşkanı yardımcısı olabilecekler.
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu’nun “6 başkanın de imza yetkisi olacak” kelamlarıyla başlayan tartışma da altılı masanın gündemi olacakFotoğraf: Hilal Köyle/DW
Sistemin nasıl işleyeceğine dair kamuoyuna daha net ve kesin bilgi verilmesi konusunda Akşener’in yaptığı önderler cinsinde da ortak bir fikir birliği olduğu kaydedildi. Meral Akşener’in “tek cumhurbaşkanı yardımcısı olmalı o da ben olayım” dediği de sav edilirken Akşener bu iddiayı gazeteci Murat Yetkin’e yaptığı açıklama ile yalanladı. Bu hususta farklı modeller 26 Ocak’taki buluşmada ele alınacak. DW Türkçe’nin edindiği bilgiye göre “Cumhurbaşkanı yardımcıları” tabirinin geçiş süreci evrakında olması beklenirken evraka bakılırsa Cumhurbaşkanı yardımcıları kabinede bulunacak fakat kabinede partilerin dağılımının ise seçimde alacakları oy oranına nazaran belirlenmesi istikametinde yüklü görüş var.
Cumhurbaşkanı ve cumhurbaşkanı yardımcıları her sonucu ortak fikirle değil kıymet açısından kritik konularda sonucu birlikte alacak. Cumhurbaşkanının sonucuna başka yardımcıların veto yetkisi olmayacak.
“Yetkiler devredilecek”
26 Ocak’taki görüşmede ele alınacak geçiş sürecine dair taslakta en çok geçen sözler “İstişare”, “uzlaşı” ve “yönetişim” olacak. Altılı masa kaynakları, yeni devrin şifresinin bu üç söz olacağını ve kararların istişare ve uzlaşı ile alınacağına dikkati çekiyor. 30 Ocak’ta açıklanacak ve 26 Ocak’ta ele alınacak çalışmada “Cumhurbaşkanının yürütmeye dair yetkisini kime nasıl devredeceğine” dair ayrıntılar da olacak. Altılı masa ön çalışmasına nazaran; Cumhurbaşkanlığı bünyesinde “politika kurulları” kaldırılacak ve yetkileri bakanlıklara bırakılacak. Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki “İnsan Kaynakları”, “Yatırım”, “Finans” ve “Dijital Dönüşüm” Ofisleri de kaldırılacak ve ofis yetkileri de bakanlıklara dağıtılacak. Altılı masanın yol haritasına göre “Bakan yardımcılığı” da kaldırılacak ve yerine bir daha “Müsteşarlık sistemi” kurulacağı duyurulacak. Ayrıyeten yasal mecburilik olmamasına rağmen hükümetin birinci 100 günlük programı da dahil olmak üzere tüm programları Meclis’e sunulacak.
Seçilen Cumhurbaşkanının partisi ile bağını sonlandırması da gündemde. Lakin bu bahiste masada farklı görüşler var. Geçiş süreci boyunca partili olabileceği fakat sonrasındasında yapılacak düzenlemelerin akabinde partisini bırakabileceği kaydediliyor.
Kabine nasıl oluşacak?
Kabine dağılımı da yol haritasının değerli başlıklarından olacak. Kabinenin hangi partilerden oluşacağı, nasıl belirleneceği başlıkları ile partilere bakılırsa eşit dağılım mı, milletvekili sayısı oranında mı dağılım olacağı konusu da başkanlara bırakıldı. Netlik bulunmayan husus başlığında önderler son sonucu verecek.
Geçiş süreci programına nazaran; atamaların tamamı cumhurbaşkanınca yapılmayacak. İkili ve üçlü kararnameler geri gelecek. Bakanlar ilgili ünitelere atamaları kendi yapacak.
Mevcut Anayasa gereği atamalarda sorumluluk ve yetki cumhurbaşkanında. Anayasa değişmeden birtakım adımların atılamayacağı da kamuoyuna deklare edilecek ve cumhurbaşkanının mevcut anayasa içerisindeki yetkilerini kullanacağı duyurulacak. Fakat bu yetkileri kullanırken “istişare düzeneğini işleteceği”ne vurgu yapılacak.
Yürütmenin yasama faaliyetlerine iştirak sağlaması konusunda da adımlar atılacak.
Meclis içtüzüğü, siyasi partiler kanunu, seçim kanunu üzerinde birinci çalışılacak ve birinci değişecek kanunlar içinde gösterilecek. “Siyasi etik kanunu” ise çıkarılacak birinci kanun olacak.
İttifak protokolü çalışılacak
Altılı masa, seçim sonucu alınmasından daha sonra resmi olarak “ittifak” olacak. İsminin bir daha “Millet İttifakı” olarak devam etmesi kesin görülürken, ittifakın ortak protokolü de hazırlanacak. Ayrıyeten ittifakın nasıl seçime gireceğine dair çalışmalar da sürüyor. Altı partinin kendi logosu ile seçime girmesi için en az 41 seçim bölgesinde liste çıkarması gerekiyor. Bu durumda “en az 360 vekil” parolasıyla hareket eden altılı masa, vilayet il, bölge bölge hangi partinin hangi listede yer alacağını belirleyecek. Saadet, Gelecek, DEVA ve Demokrat partiden birtakım isimlerinin CHP ve GÜZEL Parti listelerinden de seçime girebileceği söz ediliyor.
Hükümet ne vaat edecek?
Geçiş süreci yol haritası yanında altılı masanın somut vaatleri de birinci kere gün yüzüne çıkacak. Her partinin farklı ayrı seçim bildirgesinin yanı sıra ortak çalışmalar da açıklanacak. Bu noktada, dokuz ana başlıkta 73 alt başlıktan oluşan 2500’e yakın unsurda aksiyonlar ve vaatler sıralanacak. DW Türkçe’nin edindiği bilgiye bakılırsa, programın ana çerçevesini iktisat programı oluşturuyor. İstihdamın artırılması, işsizlikle çaba, yabancı yatırımcıların çekilmesi, tarım ve toplumsal siyasetlerde hayata geçecek projeler ana omurgayı oluşturacak.
Program, “Hukuk, adalet ve yargı”, “kamu yönetimi”, “yolsuzlukla uğraş, şeffaflık ve denetim”, “ekonomi, finans ve istihdam”, “bilim, Ar-Ge, yenilikçilik, girişimcilik ve dijital dönüşüm”, “sektörel politikalar”, “eğitim ve öğretim”, “sosyal politikalar” ile “dış siyaset, savunma, güvenlik ve göç” olmak üzere 9 ana başlıktan oluşuyor.
Bu noktada açıklanacak kimi projeler şöyleki:
-Enflasyonun tek haneye inmesi için bir dizi proje hayata geçecek.
-İşsizlerin yeni yetenekler kazandırılarak istihdama geçmelerini sağlamayı amaçlayan “İkinci Talih Okulları” kurulacak.
-Sivil toplumdan da takviye alınarak yolsuzlukla uğraş aksiyon planı hazırlanacak ve eş vakitli olarak Meclis’te bir yolsuzluk araştırma komitesi kurulacak.
-Merkez Bankası yapısı değiştirilecek, Türkiye Varlık Fonu kapatılacak.
-Beyin göçüyle çaba aksiyon planı hazırlanacak.
-Terörle gayret yurtiçi ve yurtharicinde sürecek.
-AB üyelik süreci için gerekli adımlar atılacak
-Rusya ile şahsi temelli değil devletlerarası iş birliği temelli münasebet süreci inşa edilecek.