Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi bünyesinde geliştirilen ve kanser hastalarına umut olacak hücresel immün tedavisinde kullanılacak aşı çalışmalarının laboratuvar etabı tamamlandı. Artık hayvan deneyi evresine geçiliyor.
Hayvan deneyi etabının akabinde insanlarda test edilecek
Aşının laboratuvar çalışmalarında ziyanlı tesirleri olmadığı gözlemlendi. Sıradaki çalışma olarak deney hayvanları üzerinde testler yapılacak ve aşının tesirleri gözlemlenecek. Yaklaşık olarak 12 ay sürmesi beklenen bu etabın akabinde olumsuz tesir gözlemlenmezse klinik çalışmalara geçilecek. Faz1 etabında istekli şahıslara uygulanacak.
Aşı kanser hücrelerine karşı nasıl tesir gösteriyor?
CRISPR-CAR T teknolojisi yani genom düzenleme formülüyle geliştirilen aşının, kanseri büsbütün ortadan kaldırması bekleniyor. Aşının çalışma biçimi hakkında bilgi veren Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bahadır Batar şunları söylemiş oldu:
“Bu genetik mühendisliği teknolojisi crispr olarak isimlendirilmektedir ve crispr sistemi şu an dünya genelinde çağdaş kanser immün tedavisinde en yaygın olarak kullanılabilecek tekniklerden bir tanesi olarak kabul edilmektedir. Crispr sistemi bilhassa hücrelerin genomunda yani genlerinde bir daha düzenlemeyi, genlerde değişiklik yapmayı sağlayan bir sistemdir. Biz de kanser aşısı çalışmalarımızda bilhassa bağışıklık sisteminde kıymetli rol oynayan hücrelerin genlerinde bir daha düzenleme yaparak, bu bağışıklık sistemi hücrelerinin tümör hücrelerine tesirli bir biçimde karşı koyarak bu tümör hücreleriyle savaşmasını ve tümör hücrelerini büsbütün ortadan kaldırmayı amaçlıyoruz. Çalışmalarımızı tamamladığımızda umuyoruz ki bağışıklık sisteminde rol oynayan hücrelerin bir daha programlanmasıyla birlikte tümör hücrelerine hayli daha kuvvetli bir bağışıklık karşılığı oluşturulabilecektir.”
Hayvan deneyi etabının akabinde insanlarda test edilecek
Aşının laboratuvar çalışmalarında ziyanlı tesirleri olmadığı gözlemlendi. Sıradaki çalışma olarak deney hayvanları üzerinde testler yapılacak ve aşının tesirleri gözlemlenecek. Yaklaşık olarak 12 ay sürmesi beklenen bu etabın akabinde olumsuz tesir gözlemlenmezse klinik çalışmalara geçilecek. Faz1 etabında istekli şahıslara uygulanacak.
Aşı kanser hücrelerine karşı nasıl tesir gösteriyor?
CRISPR-CAR T teknolojisi yani genom düzenleme formülüyle geliştirilen aşının, kanseri büsbütün ortadan kaldırması bekleniyor. Aşının çalışma biçimi hakkında bilgi veren Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bahadır Batar şunları söylemiş oldu:
“Bu genetik mühendisliği teknolojisi crispr olarak isimlendirilmektedir ve crispr sistemi şu an dünya genelinde çağdaş kanser immün tedavisinde en yaygın olarak kullanılabilecek tekniklerden bir tanesi olarak kabul edilmektedir. Crispr sistemi bilhassa hücrelerin genomunda yani genlerinde bir daha düzenlemeyi, genlerde değişiklik yapmayı sağlayan bir sistemdir. Biz de kanser aşısı çalışmalarımızda bilhassa bağışıklık sisteminde kıymetli rol oynayan hücrelerin genlerinde bir daha düzenleme yaparak, bu bağışıklık sistemi hücrelerinin tümör hücrelerine tesirli bir biçimde karşı koyarak bu tümör hücreleriyle savaşmasını ve tümör hücrelerini büsbütün ortadan kaldırmayı amaçlıyoruz. Çalışmalarımızı tamamladığımızda umuyoruz ki bağışıklık sisteminde rol oynayan hücrelerin bir daha programlanmasıyla birlikte tümör hücrelerine hayli daha kuvvetli bir bağışıklık karşılığı oluşturulabilecektir.”