Google ve Microsoft, kurumsal alanda her vakit daha fazla müşteri kazanmak için rekabet eden, dünyanın en büyük bulut odaklı şirketlerinden ikisi olsa da iki şirketin hemfikir olduğu bir şey var: Daima büyüyen data merkezlerinin çevresel tesirini kökten değiştirme muhtaçlığı.
Çevre açısından daha sürdürülebilir bir bulut işine giden yol, pak yenilenebilir enerji kaynaklarından geçiyor. Hem Google birebir vakitte Microsoft, sırf birkaç yıl ortasında büsbütün “karbonsuz” olma niyetinde. Bu bağlamda firmalar hiç olmadığı kadar fazlaca ölçüde temiz güç satın alımı gerçekleştiriyor.
Microsoft ve Google, 2030’a kadar karbon nötr olmayı hedefliyor
Google kısa mühlet evvel, İskoçya’daki bir açık deniz rüzgar çiftliğinden gelen 100 megavatlık (MW) yenilenebilir enerjiyi almak için Fransız merkezli bir kamu hizmeti şirketi olan Engie ile güç satın alma muahedesi (PPA) yaptığını duyurdu. Google EMEA Lideri Matt Brittin’e nazaran, Birleşik Krallık ve Avrupa, iklim değişikliği ve güç kaynakları konusunda giderek daha fazla endişeleniyor. Bu bağlamda Google’da bu ortak kaygıyı taşıyor ve 2025 yılına kadar Avrupa’da yüzde 90 karbon nötr olmayı planlıyor. Google daha evvel Teksas’taki bilgi merkezi için 900 MW‘lık güneş gücü almak üzere SoftBank/SB Energy ile bir mutabakat yapmıştı.
Öte yandan Microsoft’da data merkezlerinin çevresel tesirlerinden eşit derecede telaş duyuyor. Yazılım ve teknoloji devi hem Avrupa tıpkı vakitte global data merkezlerini yeşil güçle çalışır hale büründürmek istiyor. Firma son olarak İrlanda ver merkezlerinde 900 MW yenilenebilir enerji sağlamak için yeni bir güç satın alımı duyurmuş durumda. Yenilenebilir güç, rüzgar ve güneş santrallerinin bir karışımından geliyor ve Microsoft, İrlanda veri merkezlerini 2025 yılına kadar yüzde 100 karbonsuz hale getirmeyi planlıyor.
Veri merkezli global elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 1-1,5‘ini kullanıyor. Son bilgiler veri merkezlerinin 200-250 TWh içinde bir elektrik tüketimi gerçekleştirdiğini gösteriyor. Lakin yapılan çalışmalar güç tüketiminin 2030‘da yüzde 3,2’ye ulaşacağını gösteriyor. Lakin bilgi merkezlerinin güç tüketimi yüksek olsa da pek verimliler. Yeni donanımlar ve soğutma sistemlerinin verimli hale gelmesi, artan internet kullanması ve data ölçüsüne oranla data merkezlerinin güç tüketiminin paralel olarak artmamasını sağlıyor.
Çevre açısından daha sürdürülebilir bir bulut işine giden yol, pak yenilenebilir enerji kaynaklarından geçiyor. Hem Google birebir vakitte Microsoft, sırf birkaç yıl ortasında büsbütün “karbonsuz” olma niyetinde. Bu bağlamda firmalar hiç olmadığı kadar fazlaca ölçüde temiz güç satın alımı gerçekleştiriyor.
Microsoft ve Google, 2030’a kadar karbon nötr olmayı hedefliyor
Google kısa mühlet evvel, İskoçya’daki bir açık deniz rüzgar çiftliğinden gelen 100 megavatlık (MW) yenilenebilir enerjiyi almak için Fransız merkezli bir kamu hizmeti şirketi olan Engie ile güç satın alma muahedesi (PPA) yaptığını duyurdu. Google EMEA Lideri Matt Brittin’e nazaran, Birleşik Krallık ve Avrupa, iklim değişikliği ve güç kaynakları konusunda giderek daha fazla endişeleniyor. Bu bağlamda Google’da bu ortak kaygıyı taşıyor ve 2025 yılına kadar Avrupa’da yüzde 90 karbon nötr olmayı planlıyor. Google daha evvel Teksas’taki bilgi merkezi için 900 MW‘lık güneş gücü almak üzere SoftBank/SB Energy ile bir mutabakat yapmıştı.
Öte yandan Microsoft’da data merkezlerinin çevresel tesirlerinden eşit derecede telaş duyuyor. Yazılım ve teknoloji devi hem Avrupa tıpkı vakitte global data merkezlerini yeşil güçle çalışır hale büründürmek istiyor. Firma son olarak İrlanda ver merkezlerinde 900 MW yenilenebilir enerji sağlamak için yeni bir güç satın alımı duyurmuş durumda. Yenilenebilir güç, rüzgar ve güneş santrallerinin bir karışımından geliyor ve Microsoft, İrlanda veri merkezlerini 2025 yılına kadar yüzde 100 karbonsuz hale getirmeyi planlıyor.
Veri merkezli global elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 1-1,5‘ini kullanıyor. Son bilgiler veri merkezlerinin 200-250 TWh içinde bir elektrik tüketimi gerçekleştirdiğini gösteriyor. Lakin yapılan çalışmalar güç tüketiminin 2030‘da yüzde 3,2’ye ulaşacağını gösteriyor. Lakin bilgi merkezlerinin güç tüketimi yüksek olsa da pek verimliler. Yeni donanımlar ve soğutma sistemlerinin verimli hale gelmesi, artan internet kullanması ve data ölçüsüne oranla data merkezlerinin güç tüketiminin paralel olarak artmamasını sağlıyor.