Amerika merkezli dünyanın öncü mecmuası Forbes, okuyucularına Türkiye’nin savunma sanayi alanındaki son havacılık mamüllerini aktardı. Kaleme alınan yazıda Ulusal Muharip Uçak (MMU), Kızılelma, Hürjet, Göksungur ve Atak ile ilgili ayrıntılara değinilirken değerli saptamalarda da bulunduğu görülüyor.
Bu ortada, haber içerisinde mamüllerin özelliklerine girmeyeceğimizi, verdiğimiz irtibatlar yardımıyla daha ayrıntılı bilgi alabileceğiniz içeriklerimizi okuyabileceğinizi belirtelim.
TUSAŞ Ulusal Muharip Uçak
Forbes’in aktardığına nazaran Türkiye’nin halihazırda geliştirilmekte olan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) TF-X ulusal muharip savaş uçağı, beklendiği üzere 2023 yılına yetiştirilemeyecek. Hatırlayacağınız üzere TF-X’in birinci prototipinin montaj çizgisinde olduğu Kasım ayında paylaşılan görüntüde görünmüştü.
Öte yandan yol haritasına göre TF-X MMU’unun 18 Mart 2023 tarihinde hangardan çıkartılması planlanıyor. bir daha takip edenlerimiz hatırlayacaktır, Milli Muharip Uçak’ın birinci uçuşu için 2025 yılı hedefleniyordu. Geçtiğimiz günlerde ise TUSAŞ Genel Müdürü Temel Kotil yaptığı açıklamalarda “Milli Muharip Uçak’ın birinci uçuşu 29 Ekim 2024’te” tabirlerini kullanarak uçuş tarihinin erkene alındığını duyurmuştu.
Bunlara ek olarak TF-X MMU’nun hedeflenen seri üretime yetişmesi için birtakım maksat özelliklerinden arınabileceği belirtiliyor. Aslında bu savunma endüstrisinde çoğunlukla olan bir şey ve bunu öteki ülkelerde de görüyoruz. Şöyle ki, birinci parti eserler daha standart bir versiyon olurken Blok 2/3 üzere varyantlarda daha dolu bir paket görüyoruz. Bu muhtemelen MMU’da da olabilir.
Sonuç olarak, TF-X MMU’nun birinci versiyonları, en düzgün ihtimalle, Güney Kore’de geliştirilmekte olan KF-21 Boramae avcı uçağının Blok 1 varyantından büsbütün farklı olmayan, çok gelişmiş 4.5 kuşak bir uçak olacaktır. Uçağın başka versiyonlarında 5+ jenerasyon olarak nitelendirilen ileri jenerasyon standardı yakalanacaktır.
Bayraktar Kızılelma
Öte yandan, muhtemelen 2023’te birinci defa uçan öteki Türk uçakları ve insansız hava araçları da goreceğiz. Bunlardan birincisi ise halihazırda taksi ve kalkış denemelerini Kasım 2022’de tamamlayan ve adeta pistte güç tutulan jet motorlu insansız Bayraktar Kızılelma.
Kızılelma, Türkiye’nin birinci jet motorlu insansız hava aracı olarak kıymetli bir noktada bulunacak. Baykar, “özellikle agresif hareket kabiliyeti ve radarlara karşı saklılığı göz önüne alındığında, hesaba katılması gereken bir güç olacağını” argüman ediyor.
Çin’in J-20 Mighty Dragon hayalet avcı uçağına benzeyen bir uydu-delta konfigürasyonuna sahip olması beklenen Kızılelma ayrıyeten, dahili silah bölmesine de sahip. Hatta ve hatta bu silah bölmesinde havadan havaya füzeler de bulundurabilmekte. ötürüsıyla Kızılelma yalnızca “hızlı” bir drone değil beraberinde gerektiğinde düşman drone, helikopter ve öbür hava ögelerine karşı da müdahale yeteneği olan bir araç.
Kızılelma’nın 1500 kg yük ile azamî kalkış tartısının 6.000 kilogram olduğunu ve yerli bir faal elektronik taramalı dizi (AESA) radarı ile donatılacağını ve Türkiye’nin yaklaşmakta olan TCG Anadolu (L-400) amfibi atak gemisindeki kısa pisti kullanabilecek yapıda olduğunu da belirtelim.
TAI Hürjet
Türkiye’nin 2023 yılında uçmasını planladığı bir öbür uçak ise bu yılın başlarında seri üretim sonucu alınan Hürjet. TAI halihazırda, turboprop Hürkuş’un halefi olan Hürjet isminde bir süpersonik eğitim uçağı geliştiriyor. Öteki süpersonik eğitim uçaklarında olduğu üzere Hurjet de yavaşça savaş uçağı olarak bakılırsav yapabilmekte. Yetenekleri bakımından Hürjet’in İtalya’nın M-346 Master’ı ve Güney Kore’nin T-50 Golden Eagle’ı ile tıpkı geniş kategoride olduğu görülüyor.
Geliştirilen Hürjet’in kullanımda olan eski Northrop T-38 Talon ve F-5 uçaklarının yerini alması bekleniyor. Türkiye ayrıyeten Hürjet’in potansiyel ticari muvaffakiyetinden da yaralanma niyetinde. Çünkü Kore’nin T-50 uçağı bu alanda yakın tarihte Polonya tarafınca yaklaşık 50 adet sipariş almıştı.
TAI Göksungur/Şimşek
TAI ayrıyeten Göksungur olarak isimlendirilecek azamî Mach 0.7 sürate sahip ses suratı altı bir insansız hava aracı da geliştiriyor. Droneun, istihbarat toplamak ve ateş dayanağı sağlamak için tasarlandığı biliniyor.
Bir TAI yetkilisi, Defence News’e, şirketin ayrıyeten büsbütün süpersonik bir versiyon geliştirmeyi umduğunu söylemiş oldu. İsmi açıklanmayan yetkili ayrıyeten, TAI’nin küçük insansız hava aracını, Türkiye’nin bugüne kadar ürettiği en büyük insansız hava aracı olan şirketin Aksungur insansız hava aracıyla ortak operasyonlarda kullanmayı denediğini belirtti. Göksungur için verilen tarih ise Şubat 2023.
TAI T929 ATAK 2
TUSAŞ ayrıyeten T129 ATAK taarruz helikopterinin halefi olan T929 ATAK 2‘yi de geliştiriyor. ATAK 2, Türk üretimi bileşenler ve alt sistemlerle İtalyan AugustWestland A129 gövdesi üzerinde geliştirilen selefinin iki katı kalkış yükü ile değerli ölçüde daha ağır ve donanımlı olacak.
Yaklaşan ağır taarruz helikopteri, güdümsüz roketler, güdümlü uzun menzilli UMTAS tanksavar ve Cirit 70 mm füzeleri ve havadan havaya füzeler dahil olmak üzere çeşitli Türk imali mühimmatları taşıyabilecek.
ATAK 2’nin 2025 yılında Kara Kuvvetleri ve Deniz Kuvvetleri’nin envanterine girmesi hedefleniyor lakin bu biçimdeda kadar AH-1 Cobra kullanılmaya devam edecek. Öte yandan Haziran 2021’de, TAI’nin Ukraynalı Motor Sich’ten T929 için 14 motor tedarik edeceği resmi olarak duyurulmuştu. TAI CEO’su Kotil, “Türkiye’nin 100. yılında TUSAŞ olarak 2023 yılına savlı bir giriş yapacağız. Neredeyse tüm projelerimizin uçuşa geçeceği bir yıl olacak” tabirlerini kullanmıştı.
Bu ortada, haber içerisinde mamüllerin özelliklerine girmeyeceğimizi, verdiğimiz irtibatlar yardımıyla daha ayrıntılı bilgi alabileceğiniz içeriklerimizi okuyabileceğinizi belirtelim.
TUSAŞ Ulusal Muharip Uçak
Forbes’in aktardığına nazaran Türkiye’nin halihazırda geliştirilmekte olan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) TF-X ulusal muharip savaş uçağı, beklendiği üzere 2023 yılına yetiştirilemeyecek. Hatırlayacağınız üzere TF-X’in birinci prototipinin montaj çizgisinde olduğu Kasım ayında paylaşılan görüntüde görünmüştü.
Öte yandan yol haritasına göre TF-X MMU’unun 18 Mart 2023 tarihinde hangardan çıkartılması planlanıyor. bir daha takip edenlerimiz hatırlayacaktır, Milli Muharip Uçak’ın birinci uçuşu için 2025 yılı hedefleniyordu. Geçtiğimiz günlerde ise TUSAŞ Genel Müdürü Temel Kotil yaptığı açıklamalarda “Milli Muharip Uçak’ın birinci uçuşu 29 Ekim 2024’te” tabirlerini kullanarak uçuş tarihinin erkene alındığını duyurmuştu.
Bunlara ek olarak TF-X MMU’nun hedeflenen seri üretime yetişmesi için birtakım maksat özelliklerinden arınabileceği belirtiliyor. Aslında bu savunma endüstrisinde çoğunlukla olan bir şey ve bunu öteki ülkelerde de görüyoruz. Şöyle ki, birinci parti eserler daha standart bir versiyon olurken Blok 2/3 üzere varyantlarda daha dolu bir paket görüyoruz. Bu muhtemelen MMU’da da olabilir.
Sonuç olarak, TF-X MMU’nun birinci versiyonları, en düzgün ihtimalle, Güney Kore’de geliştirilmekte olan KF-21 Boramae avcı uçağının Blok 1 varyantından büsbütün farklı olmayan, çok gelişmiş 4.5 kuşak bir uçak olacaktır. Uçağın başka versiyonlarında 5+ jenerasyon olarak nitelendirilen ileri jenerasyon standardı yakalanacaktır.
Bayraktar Kızılelma
Öte yandan, muhtemelen 2023’te birinci defa uçan öteki Türk uçakları ve insansız hava araçları da goreceğiz. Bunlardan birincisi ise halihazırda taksi ve kalkış denemelerini Kasım 2022’de tamamlayan ve adeta pistte güç tutulan jet motorlu insansız Bayraktar Kızılelma.
Kızılelma, Türkiye’nin birinci jet motorlu insansız hava aracı olarak kıymetli bir noktada bulunacak. Baykar, “özellikle agresif hareket kabiliyeti ve radarlara karşı saklılığı göz önüne alındığında, hesaba katılması gereken bir güç olacağını” argüman ediyor.
Çin’in J-20 Mighty Dragon hayalet avcı uçağına benzeyen bir uydu-delta konfigürasyonuna sahip olması beklenen Kızılelma ayrıyeten, dahili silah bölmesine de sahip. Hatta ve hatta bu silah bölmesinde havadan havaya füzeler de bulundurabilmekte. ötürüsıyla Kızılelma yalnızca “hızlı” bir drone değil beraberinde gerektiğinde düşman drone, helikopter ve öbür hava ögelerine karşı da müdahale yeteneği olan bir araç.
Kızılelma’nın 1500 kg yük ile azamî kalkış tartısının 6.000 kilogram olduğunu ve yerli bir faal elektronik taramalı dizi (AESA) radarı ile donatılacağını ve Türkiye’nin yaklaşmakta olan TCG Anadolu (L-400) amfibi atak gemisindeki kısa pisti kullanabilecek yapıda olduğunu da belirtelim.
TAI Hürjet
Türkiye’nin 2023 yılında uçmasını planladığı bir öbür uçak ise bu yılın başlarında seri üretim sonucu alınan Hürjet. TAI halihazırda, turboprop Hürkuş’un halefi olan Hürjet isminde bir süpersonik eğitim uçağı geliştiriyor. Öteki süpersonik eğitim uçaklarında olduğu üzere Hurjet de yavaşça savaş uçağı olarak bakılırsav yapabilmekte. Yetenekleri bakımından Hürjet’in İtalya’nın M-346 Master’ı ve Güney Kore’nin T-50 Golden Eagle’ı ile tıpkı geniş kategoride olduğu görülüyor.
Geliştirilen Hürjet’in kullanımda olan eski Northrop T-38 Talon ve F-5 uçaklarının yerini alması bekleniyor. Türkiye ayrıyeten Hürjet’in potansiyel ticari muvaffakiyetinden da yaralanma niyetinde. Çünkü Kore’nin T-50 uçağı bu alanda yakın tarihte Polonya tarafınca yaklaşık 50 adet sipariş almıştı.
TAI Göksungur/Şimşek
TAI ayrıyeten Göksungur olarak isimlendirilecek azamî Mach 0.7 sürate sahip ses suratı altı bir insansız hava aracı da geliştiriyor. Droneun, istihbarat toplamak ve ateş dayanağı sağlamak için tasarlandığı biliniyor.
Bir TAI yetkilisi, Defence News’e, şirketin ayrıyeten büsbütün süpersonik bir versiyon geliştirmeyi umduğunu söylemiş oldu. İsmi açıklanmayan yetkili ayrıyeten, TAI’nin küçük insansız hava aracını, Türkiye’nin bugüne kadar ürettiği en büyük insansız hava aracı olan şirketin Aksungur insansız hava aracıyla ortak operasyonlarda kullanmayı denediğini belirtti. Göksungur için verilen tarih ise Şubat 2023.
TAI T929 ATAK 2
TUSAŞ ayrıyeten T129 ATAK taarruz helikopterinin halefi olan T929 ATAK 2‘yi de geliştiriyor. ATAK 2, Türk üretimi bileşenler ve alt sistemlerle İtalyan AugustWestland A129 gövdesi üzerinde geliştirilen selefinin iki katı kalkış yükü ile değerli ölçüde daha ağır ve donanımlı olacak.
Yaklaşan ağır taarruz helikopteri, güdümsüz roketler, güdümlü uzun menzilli UMTAS tanksavar ve Cirit 70 mm füzeleri ve havadan havaya füzeler dahil olmak üzere çeşitli Türk imali mühimmatları taşıyabilecek.
ATAK 2’nin 2025 yılında Kara Kuvvetleri ve Deniz Kuvvetleri’nin envanterine girmesi hedefleniyor lakin bu biçimdeda kadar AH-1 Cobra kullanılmaya devam edecek. Öte yandan Haziran 2021’de, TAI’nin Ukraynalı Motor Sich’ten T929 için 14 motor tedarik edeceği resmi olarak duyurulmuştu. TAI CEO’su Kotil, “Türkiye’nin 100. yılında TUSAŞ olarak 2023 yılına savlı bir giriş yapacağız. Neredeyse tüm projelerimizin uçuşa geçeceği bir yıl olacak” tabirlerini kullanmıştı.