Jorge Jesus’un teknik yöneticilik koltuğuna oturmasının akabinde adeta ekibe kazandırdığı isimlerin başında gelen İsmail Yüksek, gazetecilerle sohbet etti, çok samimi açıklamalar yaptı. Fenerbahçe ‘deki performansıyla A Ulusal Ekip ‘a kadar yükselen 23 yaşındaki orta saha, teknik yöneticisi Jesus hakkında da flaş tabirler kullandı.
Şimdi kelam İsmail Yüksek’te…
‘Şampiyonluğa ulaşacağımıza inanıyorum’
“senelerdır beklenen bir şampiyonluk var. 8 yıldır topluluğun ve bizlerin de özlediği bir şampiyonluk var. Döneme yeterli bir başlangıç yaptık. Dünya Kupası içinden daha sonra da birebir biçimde devam etmek istiyoruz. Fenerbahçe’nin olduğu yerde tek gaye şampiyonluktur. Hocamızın isteklerini alana yansıtabilirsek şampiyonluğa ulaşacağımıza inanıyoruz. Taraftarlarımız hem bana hem öbür kadro arkadaşlarıma bu sene epeyce öteki bir takviye veriyorlar. Onlar da Fenerbahçe’nin bu sene fazlaca farklı bir düzeyde oynadığının farkındalar. Taraftarlarımızın da dayanağıyla inşallah sonumuzun aydınlık olduğunu düşünüyorum.” ‘
Kendimi oyuna kaptırdım’
“Bu sene hüznü de memnunluğu da bir ortada yaşadım.Hayalimin ötesinde bir dönem geçiriyorum. Yaşadığım anları hayal bile edemezdim. Bugün geldiğim noktanın hayalini kurmak istesem, aklımdan dahi geçmezdi. Muvaffakiyetin yolu çalışmaktan geçiyor. Yazın tatil yapmadım, bu dönemin hayalini kurarak büsbütün çalışarak geçirdim.Çok şükür ki çalışmalarımın meyvelerini topluyorum. Fenerbahçe formasıyla birinci resmi maçım olan, kırmızı kart yediğim Dinamo Kiev maçını unutamıyorum.Çok güzel başlamıştım, taraftarlarla bir arada kadro olarak epey farklı bir düzeye geçiyorduk. Oyuna kaptırdım kendimi, bir anlık konsantrasyon eksikliği niçiniyle kırmızı kart bakılırsarek kadrosu eksik bıraktım. Tecrübelendiğimi düşünüyordum fakat saha içi deneyim fazlaca daha farklıymış.”
‘Çok öbür bir hoca’
“en çok şaşırdığım şey de kırmızı kart gördükten daha sonra hocamız, benimle hiç bir şey yaşanmamış üzere devam etti. Beni o maçtan daha sonra kiralık da gönderebilirdi, kadrosu 10 kişi bırakmışım, ‘kiralık gitsin’ diyebilirdi.Hocama teşekkür ederim, bana güvenmeye devam etti. Benden beklentileri olduğunu söylemiş oldu. Beni sahiplendi, yalnızca beni değil tüm kadrosu sahipleniyor sahiden.Çok öteki bir hoca diyebilirim.”
‘Gol atacağımı hissettim’
“Milli Takım’a seçilmek, Ulusal Takım’la birinci maçımda gol atmak inanılmaz bir his. Ulusal formayla attığım gol, ömrümde unutamayacağım en özel anlardan biridir. Tribünlerde ailemin, arkadaşlarımın olduğu maçta oyuna daha sonradan girip, aslında o golü atacağımı hissetmiştim. Alana girdiğim anda 10 dakikalık müddette bir şeyleri değiştirebileceğimi hissettim. O hisle oyuna girdim, top ayağıma geldiğinde şut atmadan evvel gol olacağını hissetmiştim.”
‘Isınırken bile kaçamazsın’
“Jorge Jesus ve yardımcıları hakikaten inanılmaz deneyimli ve saha içi uyumunu epeyce uygun sağlayan bir grup. Onlarla birlikte daha epey geliştiğimi hissediyorum. Şampiyon olduğumuzda Jesus ve tüm kadro arkadaşlarımla çektireceğimiz fotoğrafı aile fotoğrafı olarak odama koyacağım. Hocanın o denli bir saha yönetme şeyi var ki maç ortasında saha içini bırakıp kenardaki oyuncuları bile denetim edebiliyor. Isınırken bile kaçamazsınız. İdmanda yoruldum biraz dinleneyim yapmak isteseniz bunu bu takımla yapamazsınız. Kendisi çok ayrıntıcı, saha ortasında tam bir otoriter. Jesus oyuncudan her vakit en uygununu istiyor. Saha haricinde sahiden epey babacan, hayli şefkatli bir isim. Konuşabilirsiniz, espri yapabilirsiniz. Ancak saha ortasında epeyce önemli bir insan.”
Yusuf Dursun
Şimdi kelam İsmail Yüksek’te…
‘Şampiyonluğa ulaşacağımıza inanıyorum’
“senelerdır beklenen bir şampiyonluk var. 8 yıldır topluluğun ve bizlerin de özlediği bir şampiyonluk var. Döneme yeterli bir başlangıç yaptık. Dünya Kupası içinden daha sonra da birebir biçimde devam etmek istiyoruz. Fenerbahçe’nin olduğu yerde tek gaye şampiyonluktur. Hocamızın isteklerini alana yansıtabilirsek şampiyonluğa ulaşacağımıza inanıyoruz. Taraftarlarımız hem bana hem öbür kadro arkadaşlarıma bu sene epeyce öteki bir takviye veriyorlar. Onlar da Fenerbahçe’nin bu sene fazlaca farklı bir düzeyde oynadığının farkındalar. Taraftarlarımızın da dayanağıyla inşallah sonumuzun aydınlık olduğunu düşünüyorum.” ‘
Kendimi oyuna kaptırdım’
“Bu sene hüznü de memnunluğu da bir ortada yaşadım.Hayalimin ötesinde bir dönem geçiriyorum. Yaşadığım anları hayal bile edemezdim. Bugün geldiğim noktanın hayalini kurmak istesem, aklımdan dahi geçmezdi. Muvaffakiyetin yolu çalışmaktan geçiyor. Yazın tatil yapmadım, bu dönemin hayalini kurarak büsbütün çalışarak geçirdim.Çok şükür ki çalışmalarımın meyvelerini topluyorum. Fenerbahçe formasıyla birinci resmi maçım olan, kırmızı kart yediğim Dinamo Kiev maçını unutamıyorum.Çok güzel başlamıştım, taraftarlarla bir arada kadro olarak epey farklı bir düzeye geçiyorduk. Oyuna kaptırdım kendimi, bir anlık konsantrasyon eksikliği niçiniyle kırmızı kart bakılırsarek kadrosu eksik bıraktım. Tecrübelendiğimi düşünüyordum fakat saha içi deneyim fazlaca daha farklıymış.”
‘Çok öbür bir hoca’
“en çok şaşırdığım şey de kırmızı kart gördükten daha sonra hocamız, benimle hiç bir şey yaşanmamış üzere devam etti. Beni o maçtan daha sonra kiralık da gönderebilirdi, kadrosu 10 kişi bırakmışım, ‘kiralık gitsin’ diyebilirdi.Hocama teşekkür ederim, bana güvenmeye devam etti. Benden beklentileri olduğunu söylemiş oldu. Beni sahiplendi, yalnızca beni değil tüm kadrosu sahipleniyor sahiden.Çok öteki bir hoca diyebilirim.”
‘Gol atacağımı hissettim’
“Milli Takım’a seçilmek, Ulusal Takım’la birinci maçımda gol atmak inanılmaz bir his. Ulusal formayla attığım gol, ömrümde unutamayacağım en özel anlardan biridir. Tribünlerde ailemin, arkadaşlarımın olduğu maçta oyuna daha sonradan girip, aslında o golü atacağımı hissetmiştim. Alana girdiğim anda 10 dakikalık müddette bir şeyleri değiştirebileceğimi hissettim. O hisle oyuna girdim, top ayağıma geldiğinde şut atmadan evvel gol olacağını hissetmiştim.”
‘Isınırken bile kaçamazsın’
“Jorge Jesus ve yardımcıları hakikaten inanılmaz deneyimli ve saha içi uyumunu epeyce uygun sağlayan bir grup. Onlarla birlikte daha epey geliştiğimi hissediyorum. Şampiyon olduğumuzda Jesus ve tüm kadro arkadaşlarımla çektireceğimiz fotoğrafı aile fotoğrafı olarak odama koyacağım. Hocanın o denli bir saha yönetme şeyi var ki maç ortasında saha içini bırakıp kenardaki oyuncuları bile denetim edebiliyor. Isınırken bile kaçamazsınız. İdmanda yoruldum biraz dinleneyim yapmak isteseniz bunu bu takımla yapamazsınız. Kendisi çok ayrıntıcı, saha ortasında tam bir otoriter. Jesus oyuncudan her vakit en uygununu istiyor. Saha haricinde sahiden epey babacan, hayli şefkatli bir isim. Konuşabilirsiniz, espri yapabilirsiniz. Ancak saha ortasında epeyce önemli bir insan.”
Yusuf Dursun