2022 yılındaki çılgın yükselişlerle Borsa İstanbul’u tabana yayma savı, finansal okuryazarlığı günlük eğitimlerden ibaret algılayanların olduğu bir piyasada süratli ilerledi. Piyasaya 1 yılda akın eden pay yatırımcısı adeta Alice in Wonderland’e gelmiş üzereydi. Lakin hesap kitap konusunda dünyaya meydan okuyan necip genlerimiz yükselişin devamı beklenirken 2023 yılında Borsa’daki gerilemede aykırıda kalanları kurtaramadı. Bu da siyasalların uzun vakittir enflasyonist ortamda para mevzularına öncelik vermesiyle bu alanda yorumların artmasına yol açarken, bir kurum vardı ki kim hem muhalefet tıpkı vakitte iktidardan reaksiyon gördü.
2020 “Çin’in Vuhan şehri” ile başlayan cümlelerin yılı olurken, 2021’de faiz ve Merkez Bankası anlatmaya çalıştık. 2022’de enflasyon ana tutanağımız yanında da “baz tesiri, taban fiyat ve Borsa” kullandık. 2023 de “yatırım, uzun vade, ekonomist” anlatmak gereken bir yıl olacak üzere görünüyor.
Geçen yıl Borsa İstanbul tarihi yükselişlerle tüm yılı geçirirken, birbirinden kar öyküsü dinleyenler piyasaya koştu. Mesken, otomobil alamayan vatandaş birikimlerinin enflasyon karşısında heba olmasını istememekte de haklıydı. Bir de aslına bakarsanız adeta mevduat üzere kazandıran bir Borsa vardı. 2023 geldi birinci gün bir daha güzel beğenilen derken piyasada işler aksiye döndü. Devre kesiciler tetiklendi, günlerce süren bir düşüş başladı. her insanın sonları gerildi.
SPK, sermaye piyasalarında düzenleme ve denetleme bakılırsavini üstüne alan bir kurum olurken, uzun vakittir da gözlerin üzerinde olduğu yapılardan biri.
Geçmiş senelerda SPK, Borsa’daki hareketler ve şeffaflık bazında daha aktif roller üstlenirken, tahminen de bir ölçü ‘sert futbola’ da müsaade vermek suretiyle son senelerda hem kendi iç dinamikleriyle uğraşıp, tıpkı vakitte sessiz güç, Big Brother minvalinde misyon alıyor. Fakat bu roller, yatırımcıları oynaklığın bu derece yüksek olduğu ortamda pek tatmin ediyor görünmüyor. Geçen yıl Eylül ayındaki gelişmelerde de görüldüğü üzere fısıltı gazetesinin en seri çalıştığı alan olan finansal piyasalarda şeffaflığın daha da öne çıkması bekleniyor.
Ancak SPK 8 gün süren ve devre kesicinin tetiklemesiyle erken kapanış yaptığı düşüşle bu kere iktidar kanadından da reaksiyon topladı.
twitter.com
Sosyal medyada reaksiyonlar esasen çığ üzere büyüdüğünden trendlerde daima Borsa’yı görmek mümkün olurken, mahallî bir medya kuruluşu olan Sancaktar Medya İdare Konseyi Lideri olduğu görülen Muhammed Tayyar Türkeş hesabında yapılan paylaşım bu açıdan değerli bir isim tarafınca alıntılandı.
Eski milletvekili Metin Külünk’ün de SPK’ya reaksiyon konusunda Kılıçdaroğlu’yla birebir fikirde olduğu görüldü.
twitter.com
Devre kesicilerin geç çalıştığını tez eden Külünk’e yönelik çabucak hemen BİST ve SPK kanadından açıklama gelmezken, ünlü siyasetçi SPK liderini da mentionlarla yüklenmeye devam etti.
“Sayın CB’mız Recep Tayyip ERDOĞAN’ı devirerek Türkiye’mizin bağımsızlığını yok etmek milletimizi köleleştirmek için, Emperyalizm işbirlikçileri ile birlikte hareket halinde iken” tabirleriyle paylaşımlarını sürdürren Külünk’ün flood’u ilgi çekti.
Yüzyılın seçimine giderken, ne siyasette ne de kamu idaresinde Sayın Erdoğan’ın takımları olarak görülen hiçbir seçilmiş atanmış ve ya nazaranvli hiç kimse ancak hiç kimse MİLLETİMİZİN BAĞIMSIZLIK gayretine ziyan verme hakkına sahip değildir.
Açıkça söylüyoruz SAYIN CB’mıza yük olamazsınız. Toplumun vicdanında yara açamazsınız, Çekilin Sayın Erdoğan’ın liderliğinde milletimizin yolundan. Yeter bu millet güç peşinde olanlara büyük gayretini kurban ettirmez.
Makroekonomik, siyasi ve jeopolitik gelişmelere hassas olan piyasalarda Borsa bilhassa son 1 yıldır siyasetin gündeminde yer almasıyla yabancı yatırımcının da azalmasıyla gündemden düşmezken, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin üretim ve ihracat merkezli Türkiye İktisat Modeli’nde en methettiği alanlardan bir tanesiydi.
Ancak Külünk’ün açıklamaları bu alanda soru işareti oluştursa da lisana getirilen kurumların haricinde da ima edilen ya da toplumsal medyada konuşulan kurumlar da olurken, durumdan herkes şikayetçiydi.
Sosyal medyada Külünk takipçilerinde dayanak bulurken,
Bu probleme değinmesinin mutlu ettikleri oldu.
Devre kesici sisteminin otomatik çalıştığı hatırlatılırken,
İktidarın kurumlardaki atamaları uzun müddettir yapıyor olmasından kaynaklı yetkileri de hatırlatıldı.
SPK’yı suçlayanların fazlaca geniş bir kesim olması dikkat çekerken,
Siyaset gündeminde Borsa’nın bu derece konuşulması birtakım yatırımcıları da rahatsız etmişti.
“Ben işime bakarım” diyenler de görüldü. Sizce SPK bundan daha sonra harekete geçer mi? Yorumlarda buluşalım.
2020 “Çin’in Vuhan şehri” ile başlayan cümlelerin yılı olurken, 2021’de faiz ve Merkez Bankası anlatmaya çalıştık. 2022’de enflasyon ana tutanağımız yanında da “baz tesiri, taban fiyat ve Borsa” kullandık. 2023 de “yatırım, uzun vade, ekonomist” anlatmak gereken bir yıl olacak üzere görünüyor.
Geçen yıl Borsa İstanbul tarihi yükselişlerle tüm yılı geçirirken, birbirinden kar öyküsü dinleyenler piyasaya koştu. Mesken, otomobil alamayan vatandaş birikimlerinin enflasyon karşısında heba olmasını istememekte de haklıydı. Bir de aslına bakarsanız adeta mevduat üzere kazandıran bir Borsa vardı. 2023 geldi birinci gün bir daha güzel beğenilen derken piyasada işler aksiye döndü. Devre kesiciler tetiklendi, günlerce süren bir düşüş başladı. her insanın sonları gerildi.
SPK, sermaye piyasalarında düzenleme ve denetleme bakılırsavini üstüne alan bir kurum olurken, uzun vakittir da gözlerin üzerinde olduğu yapılardan biri.
Geçmiş senelerda SPK, Borsa’daki hareketler ve şeffaflık bazında daha aktif roller üstlenirken, tahminen de bir ölçü ‘sert futbola’ da müsaade vermek suretiyle son senelerda hem kendi iç dinamikleriyle uğraşıp, tıpkı vakitte sessiz güç, Big Brother minvalinde misyon alıyor. Fakat bu roller, yatırımcıları oynaklığın bu derece yüksek olduğu ortamda pek tatmin ediyor görünmüyor. Geçen yıl Eylül ayındaki gelişmelerde de görüldüğü üzere fısıltı gazetesinin en seri çalıştığı alan olan finansal piyasalarda şeffaflığın daha da öne çıkması bekleniyor.
Ancak SPK 8 gün süren ve devre kesicinin tetiklemesiyle erken kapanış yaptığı düşüşle bu kere iktidar kanadından da reaksiyon topladı.
twitter.com
Sosyal medyada reaksiyonlar esasen çığ üzere büyüdüğünden trendlerde daima Borsa’yı görmek mümkün olurken, mahallî bir medya kuruluşu olan Sancaktar Medya İdare Konseyi Lideri olduğu görülen Muhammed Tayyar Türkeş hesabında yapılan paylaşım bu açıdan değerli bir isim tarafınca alıntılandı.
Eski milletvekili Metin Külünk’ün de SPK’ya reaksiyon konusunda Kılıçdaroğlu’yla birebir fikirde olduğu görüldü.
twitter.com
Devre kesicilerin geç çalıştığını tez eden Külünk’e yönelik çabucak hemen BİST ve SPK kanadından açıklama gelmezken, ünlü siyasetçi SPK liderini da mentionlarla yüklenmeye devam etti.
“Sayın CB’mız Recep Tayyip ERDOĞAN’ı devirerek Türkiye’mizin bağımsızlığını yok etmek milletimizi köleleştirmek için, Emperyalizm işbirlikçileri ile birlikte hareket halinde iken” tabirleriyle paylaşımlarını sürdürren Külünk’ün flood’u ilgi çekti.
Yüzyılın seçimine giderken, ne siyasette ne de kamu idaresinde Sayın Erdoğan’ın takımları olarak görülen hiçbir seçilmiş atanmış ve ya nazaranvli hiç kimse ancak hiç kimse MİLLETİMİZİN BAĞIMSIZLIK gayretine ziyan verme hakkına sahip değildir.
Açıkça söylüyoruz SAYIN CB’mıza yük olamazsınız. Toplumun vicdanında yara açamazsınız, Çekilin Sayın Erdoğan’ın liderliğinde milletimizin yolundan. Yeter bu millet güç peşinde olanlara büyük gayretini kurban ettirmez.
Makroekonomik, siyasi ve jeopolitik gelişmelere hassas olan piyasalarda Borsa bilhassa son 1 yıldır siyasetin gündeminde yer almasıyla yabancı yatırımcının da azalmasıyla gündemden düşmezken, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin üretim ve ihracat merkezli Türkiye İktisat Modeli’nde en methettiği alanlardan bir tanesiydi.
Ancak Külünk’ün açıklamaları bu alanda soru işareti oluştursa da lisana getirilen kurumların haricinde da ima edilen ya da toplumsal medyada konuşulan kurumlar da olurken, durumdan herkes şikayetçiydi.
Sosyal medyada Külünk takipçilerinde dayanak bulurken,
Bu probleme değinmesinin mutlu ettikleri oldu.
Devre kesici sisteminin otomatik çalıştığı hatırlatılırken,
İktidarın kurumlardaki atamaları uzun müddettir yapıyor olmasından kaynaklı yetkileri de hatırlatıldı.
SPK’yı suçlayanların fazlaca geniş bir kesim olması dikkat çekerken,
Siyaset gündeminde Borsa’nın bu derece konuşulması birtakım yatırımcıları da rahatsız etmişti.
“Ben işime bakarım” diyenler de görüldü. Sizce SPK bundan daha sonra harekete geçer mi? Yorumlarda buluşalım.